Birdenbire, yalnızlığı içinde karşılaştığı bir yaz mevsimiydi bu. Kentin ortasında sıcaklığını daha çok duyuran bir yaz. İstanbul'da, kentin içindeki doğa gittikçe ortadan kaldırılıyor, kent hızla değişiyor, ağaçlar kesiliyor, yerine çirkin apartmanlar dikiliyordu. Böylece, daha bir beton yığınına dönüşen bu deniz kenti, öyle sanıyordu ki, her yaz mevsimi daha da sıcak oluyordu.