Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İnsanoğlunun en büyük zaaflarından biri, uzun yaşama arzusudur. Yaş ne olursa olsun, önünde daha nice yıllar bulunduğunu düşünür. En azından uzun bir süre daha yaşamayı hayâl eder. Bu sebeple de günahlarından tövbe etmek için önünde daha zaman bulunduğunu zanneder. Kırk yaşından, elli yaşından sonra ibadete başlayacağını söyleyenleri aldatan ve yanıltan fikir de aynıdır. Bir saat sonra ani bir ölümle hayata veda edecek insan da aynı yanılgının kurbanıdır. Tövbe konusunda insanı ihmalci yapan hususlardan biri de, tövbesini yeni bir günahla bozacağı yanılgısıdır. Bazıları tövbe ettikten sonra bir daha günah işlemenin çok daha mahzurlu olduğunu zannederler; bu sebeple de tövbe etmeyi ileri bir tarihe bırakırlar. Bu düşünce İslâmiyet'i bilmemekten kaynaklanıyor. Bir hadis-i şerîfte Peygamber Efendimiz'in günde yetmişden fazla tövbe ettiğini, diğerinde günde yüz defa tövbe ettiğini gördük. Kainatın Efendisi günahlardan korunmuş bir kimse olduğu halde, günde bu kadar tövbe etmenin gereğine inanıyor. 17. hadisin açıklamasında geçtiği üzere, Allah Teâlâ insanın her tövbe edişinde "Kulum bir günah işledi ve bildi ki, günahı affeden ve günahından dolayı kendisini hesaba çekecek olan bir Rabbi vardır" diye memnun olur. O halde tövbenin bozulması diye bir şey yoktur. Her tövbe bir önceki günahın bağışlanması için yapılır. Günah işlendikçe de tövbe tekrarlanır. Yeni bir günah işlememe elbette arzu edilen şeydir. Fakat insanın hatalardan kurtulması, melek gibi günahsız olması mümkün değildir.
Sayfa 154 - Erkam Yayınları, 1. Cilt
·
2 görüntüleme
Hakan Can okurunun profil resmi
Cümlenin girişindeki ‘Uzun yaşama arzusu’ risale i Nur’da geçen ‘tevehhüm-ü ebediyet’ kavramını anımsattı bana Burak. Yani, ebedi yaşayacağını zannetme duygusu... Üstad, ‘tûl-i emel’in’ yani (dünyaya dair bitmek bilmeyen aşırı isteklerin) kaynağının tevehhüm-ü ebediyet olduğuna dikkat çekmiş.Ve bu hususta ölümü çokça zikretmeyi tavsiye etmiş. “rabıta-i mevti sülûklarında esas tutmuşlar; tûl-i emelin menşei olan tevehhüm-ü ebediyeti o rabıta ile izale etmişler.” RN-Lem'alar/163
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.