Gönderi

520 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Y U R T S U Z “Oyuncakları kırılınca ağlamalıydı çocuklar, ya da yere düşünce… Ya da çok gülmekten gelmeliydi gözlerinden yaşlar…Ama bu pis dünyada, çocuklar çok daha kötü düşünceler için ağlatılır olmuştu son zamanlarda…” “Bir kadın ne kadar güçlü olursa olsun, ne kadar çok kazanırsa kazansın, onu seven birinin varlığını, başı dara düşünce elini tutan birinin olacağını bilmek istiyordu.” “İnsan olgunlaştıkça elini tutacağı bir arkadaş, sarılıp yattığı bir arkadaş, sarılıp yattığı bir eş, aynı masada sohbet edeceği bir yaren, kavga ederken bile kırmamak için dikkat edeceği bir müttefik, aynı evi paylaşacağı bir dost arıyordu. Yani yalnızlığına eş arıyordu.” Kevser, Buğlem ve ailesi ile başlayan eser, Cemre, Emre ve Maral hanım ile devam etti. Kevser ve ailesinin başına gelenler ne kadar kötüydü… Bir çocuk için o kadar ağır ve taşıyamayacağı acılar… Kardeşi ile oyun içerisinde, anne ve babası ile şakalaşırken birdenbire her şeyin alt üst olması benim bile şaşkınlıkla dona kalmama sebep oldu… Kevser’in hayatından Cemre’ye geçmesi ilk başta anlayamama sebep olurken sonrasında neler olduğu açığa çıkıyor. Cemre’nin ürkekliği Maral hanımın ona sahip çıkması ancak pislik Avni ağanın peşinde dolanması ve yaptığı eylemler mide bulandırıcı idi… Cemre çok iyi yaptı o adama… hak etmişti… Emre’nin başına gelenlerden sonra Cemre’nin onu iyileştirmesi, erkeklerden uzak durmasına rağmen ona karşı iyilikle yaşlaşması kaderin bir cilvesiydi belki de. Emre’nin anne ve babası Esme ile Rüzgar ne kadar merhamet ve sevgi doluydu. Ne kadar güzel yürekli bir çiftti öyle, ailesine sahip çıkan, kol kanat geren ve Cemre’ye bile sahip çıkan iki muhteşem insan… Bunların yanı sıra kötü kadın karakter Ümran’ı da unutmamalı tabiî ki… onu bir elime geçirseydim artık neler olurdu bilemiyorum… Cirrus yüzünden yanlış anlaşmalar sonucunda yaşanılan acılar, hüzünler beni bile kahretti. O Emre’yi boğasım geldi zaman zaman… İnsanlar neden dinlemeden, araştırmadan, konuşmadan kendi kafasında kurupta etrafın dolduruluşu ile hayatına yön veriyor anlamış değilim… Bu yüzden boşa geçen yıllar, yüreklerin acı içerisinde parçalana parçalana yaşamlarına devam etmeleri ne kadar anlamsız… yazarımız o kadar çok mesaj vermiş ki eseri okumanız gerekir. Eserin sonlarına doğru Emre’nin yapmış olduğu Mira ile ilgili isim konusunu okuduğumda gözlerim benimde dolu dolu oldu, tıpkı Cemre gibi… Mira ve Furkan’ın uyum sağlaması, Furkan’ın büyük bir adam gibi anlayışla karşılaması hoşuma gitti. Bazen çocuklar büyüklerden daha ince düşünebiliyor. Eseri okurken, sanki koca bir sezon dizi izlemişim gibi bir hisse kapıldım. Yazarımızın kalemini seviyorum. Öyle yaratıcı cümleler ile ifade ediyor ki duyguları ve hisleri ve ben öyle muntazam ve etkileyici bir anlatım ile ifade eden fazla yazar görmedim. Bazen bu duyguları fazla uzatmış olsa da harikaydı. Birde yazarımız kitabın punto sayısını biraz daha büyük yazsaydı çok daha güzel olurdu. Okurken gözlerim epey yoruldu ve okuma süresi uzadı. Malum yaş ilerledikçe normal boyutta olsun istiyoruz harfleri. Yazarımızın eline yüreğine sağlık diyorum. Nice yeni eserler ile buluşmak dileğiyle. #müjdeaklanoğlu #yurtsuz #okudumbitti
Yurtsuz
YurtsuzMüjde Aklanoğlu · Hasrem · 201952 okunma
·
190 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.