Fedailerin kalesi Alamut.. 11.yy İran’ında, kendini peygamber ilan eden Hasan Sabbah’ın hayallerini gerçekleştirirken yaptıkları, seçtiği fedaileri, parayla satın aldıkları cariyelerin huri olarak yetiştirilmesini, kalenin içinde oluşturduğu cennet bahçelerini, hain planlarını ve çok daha fazlasını anlatan bir kurgu roman. Kitap o kadar akıcı ki olanların şaşkınlığıyla, acaba ne yaşanacak, daha başka nasıl kandırılabilir insanlar diye diye okuyorsunuz. Ve yaşananlar bir yerlerden çok tanıdık geliyor. İnsanların dini inançları kullanılarak sömürülmeleri ya da dini inançlarını kullandıracak kadar akıllarının sorgulama yeteneğini kaybetmeleri ya da bir inanca körü körüne bağlanma isteği. Tarihi romanları okumakta zorlanırım normalde ama bu kitabı fazlasıyla akıcı ve dikkat çekici bulduğumu söyleyebilirim. Din, felsefe, tarih, edebiyat bir çok konu harmanlanarak okura sunulmuş. 149.sayfada şöyle bir cümle geçiyor:”Dünyaya, iman gücünün nelere kadir olduğunu göstereceğim.” İlerleyen sayfalarda görüyorsunuz da, ne demek istediğini. Dinler tarihi hakkında çok detaylı bilgim olmasa da bu zamana kadar yaşanan savaşlar, dünyada tek bir dini,o da “kendi” inandığı dini yaşatmak gayesiyle oluşuyor. Fakat görünenin ardında kimin ne niyette olduğu, ne düşündüğü, neyi hedeflediği büyük bir muamma. Hakikat tekse bu kadar çeşitlilik niye? Çeşitlilik güzelse de uğruna kan dökmek niye? Bu kadar kan döktükten sonra ellerine geçecek olan ne? Kafamda deli sorular. Hepimizin hakikatle ilgili sorgulamaları muhakkak vardır. Aklımızı, sorgulama yeteneğimizi daha iyi kullanabileceğimiz, geliştirebileceğimiz kitaplar okumak, insanlarla konuşmak, belgeseller izlemek, araştırmalar yapmak dileğiyle. Merak edenlere tavsiyemdir.

Fedailerin Kalesi AlamutVladimir Bartol · Koridor Yayıncılık · 201242bin okunma

·

5 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Şeyda