Kibritleri Çok Seven Küçük Kız kitabından sonra Gaétan Soucy'nin kaleminden bir kitap daha okumayı çok istiyordum.Kibritleri Çok Seven Küçük Kız kitabının dili çok farklıydı, anlatının gereği.
Kefaret ile bir kez daha Gaétan Soucy okuma isteğim gerçekleşmiş oldu.
İşlemiş olduğu bir günahın kefaretini ödemek amacıyla uzun yıllar sonra karlarla kaplı kasabaya dönen Louis Bapaume'in peşinden sürükleniyoruz hikâyeye.Soru işaretlerinin bolca yanıtların ise yetersiz olduğu kitabı ben sevdim.Öncelikle bu günahın ne olduğunu öğrenemiyoruz, sadece kimle ilgili olduğunu anlayabiliyoruz.Bapaume de geçmişteki bu sırrı gündeme getirme konusunda kararsız kalıyor zaman zaman.Sırrın ortaya çıkmaması beni rahatsız etmedi.
Karlı, soğuk atmosferleri çok severim.Kanada'nın o soğuk karlarla kaplı doğası romanın karanlık ve kaotik yapısına çok uygun düşmüş.
