Modern Japonya'nın kuruluşunun -yaklaşık 20'şer yıl arayla-ana karakter Shikeguni Honda üzerinden izini sürdüğümüz Bereket Denizi dörtlemesinin 3. kitabı olan Şafak Tapınağı iki bölümden oluşuyor.İlk bölüm, karma düşüncesi üzerine yoğunlaşırken, Tayland ve Hindistan yolculukları ön plana çıkıyor.Mistik bir arayış içinde olduğunu görüyoruz Honda'nın.Bu bölüm konuya yabancı olmam nedeniyle olsa gerek biraz sıkıcı geldi.Budizm, karma vs. konularla ilgili olanlar çok şey bulabilir.İlk kitapta ölen Kiyoaki ikinci kitapta İsao olarak reenkarne olmuştu.Şafak Tapınağı'nda ise Taylandlı prenses Ying Chan olarak karşımıza çıkıyor.Kitabın ikinci bölümünde çok farklı bir Honda buluyoruz.Ellili yaşlarının sonunda aşkı yaşayan,her ne kadar ilk olduğunu düşünse de Honda, kanımca başından beri Kiyoaki'ye aşıktı.İlk kitapta Meiji restorasyonu sonrası toplumsal sınıflar arasındaki değişim, çatışma anlatılırken, ikinci kitap, Yukio Mişima'nın siyasi düşüncelerini yansımasıydı.
Bereket Denizi dörtlemesi için, “yaşamla ve bu dünyayla ilgili hissettiğim ve düşündüğüm her şeyi yansıttım.” diyen Yukio Mişima, dörtlemenin 3. kitabı Şafak Tapınağı'nda (karma düşüncesi bir bölüm işgal etse de) daha çok aşk, seks,kadın erkek ilişkileri özellikle eşcinsellik üzerine yoğunlaşmış.Kitabın ikinci bölümü II.Dünya Savaşı sonrasını anlatıyor.Bu hızlı geçişi açıkçası fazla sevmedim.
