Bizim çağımıza daha da uygundur belki bu eser. O yüzden de nasıl ki Sabahattin Ali’nin Madonna’sı, zamanla daha kıymetli olmaya başladıysa, tıpkı bu eserde olduğu gibi zaman geçtikçe değişen toplumsal ve sosyolojik psikolojik değişim ve dönüşümlerimiz bizi esere daha da bağlayıcı kılıyor diyebiliriz. Ne yaparsak yapalım sonunda hep sıkıntıya ve monotonluğa yeniden hapsolduğumuz ve çevrelendiğimiz günümüzde, ne kadar çırpınırsa çırpınsın bir gencin sonunda bizimkine yakın duygulara kendini hapsetmesi kaçınılmaz bir erek gibi görünmeye başlıyor. Tutkuyla, amaçla, radikal olarak başlanmayan ve yapılmayan işlerin aslında bizi sadece daha da tükettiğine büyük bir tasvir yapıyor yazar bu eserle. Alışılmışın dışında bir senaryo lakin gayet de tanıdık geleceğimiz sosyolojik sahne ve tahlillerle karşılaşıyoruz. Senaryodaki yahut satırlardaki bazı ruh hallerini ve davranışları analiz etmeye çalışmak, bu uzun hikayenin içinde boğulmadan ve anlamlandırmaya anlamaya çalışmadan yapmak biraz iyi olacaktır. Sade, akıcı bir üslup olmasına rağmen içerisindeki olay örgüsü yahut karakterler arasında muhabbetler biraz sahneleri sis’lemektedir. Ve yine bunları da edebi üslubun ve verilmesi gereken atmosferin bir parçası olarak görmek eseri bir yandan da değerli kılmaktadır. Yazar bana ne anlatıyor olayından, yazar kendi üslubuyla aklanmaktadır ki tüm eseri ana karakter olan böceğin gözünden görmek ve okumak, bazen bu haşerat ile empati yapmaya zorlanmak, eserin tarzını ve tadını da iyi yönde etkiliyor. Haşerat olma durumu tatbikî soyut olarak betimlenmesi ve anlamlandırılması gereken de bir psikolojik durumdur. Hayatımızda bazen kendimizi istemediğimiz kişi olma durumunda fark edebiliyoruz. Bunu fark ettiğimizde ise ne yapıyoruz. Bir haşeratın gözündenmiş gibi gördüğümüz bu içine düştüğümüz durumu değiştirmek için bir eylemde bulunuyor muyuz yoksa durumumuzu kabulleniyor muyuz? Başkalaşmışların varoluşsal süreci irdeleme zirvesidir, Dönüşüm.

DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022225bin okunma

·

2 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

orhan yalçın