Gönderi

dün çok eskilerden bir fotoğraf geldi önüme. çekildiğini hatırladığım bir anı fakat ne zaman, nasıl olduğunu çıkaramadığım bir zaman dilimi. önüme yıllarımı koyup düşündüm. sonra o kadar da düşünmediğimi fark ettim. zaman denen şey ne garip. anlamlandıramadığım ve bazen bir yere oturtamadığım bir kavram. bazı anlar uzun bazı anlar kısacık gelir gözüme. einstein izafiyet teorisi ile açıklamış ama ben hiçbir şey ile açıklayamıyorum. bulunduğum yer ile “ora” arasında çok mesafe, yaşanmışlık, dolu dolu yıllar yok. en çok bu üzdü beni, yapmak istediğim çok şey arasına hiçbir şeyi sığdıramayışım. kendimde bu gücü bulamıyorum bazen, kalkıp bir şeyler yapmak içimden gelmiyor ama zihin dünyamda bunları yapacağımı belki yüzlerce kez kendime işlemişim. bedenimin, aklımın, ruhumun gücü birbirinden farklı ve hiçbirini birbirine uyduramıyorum. âh geçmiş. ne tuhaf bir şeysin sen. dün bir fotoğrafa baktım. sonra hiç olmadığım yerlere gittim. orada beni bekleyen şeyler var. şimdi gelemem ama bir gün onların ellerinden tutup bir gezintiye çıkacağım. geleceğimi de umutla bekliyorum.
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.