Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

168 syf.
2/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Evet sonunda bitti ve ben bu kitaba yalnızca 2 puan verdim. Neden? Nihan Kaya bu kitabını yazmış olmak için yazmış bence, İyi Aile Yoktur kitabının ardından tabiri caizse hemen patlatayım bir tane daha demiş olsa gerek. Çünkü kitap bir oradan bir buradan... Öncelikle yine bu kitabında da farklı yazarlardan sınırsız alıntı var ve bu inanilmaz
İyi Toplum Yoktur
İyi Toplum YokturNihan Kaya · İthaki Yayınları · 20192,959 okunma
··
1 artı 1'leme
·
3.665 görüntüleme
Mustafa CERAN okurunun profil resmi
Alıntıların çokluğu konusunda hak verdim fakat devam kısmı konusunda yorumunuzu haksız buldum. Açıkçası dinlere karşı eleştiri olmasını saygısızlık olarak görmüyorum. Çünkü dinler insanların nasıl yaşaması gerektiğini söylediğinde ya da mesela siz inandığınız dinin kurallarına göre bir hakkında ya da bir olay hakkında yorum yapma özgürlüğüne sahipsiniz. Dinlerin de eleştirilebilir, tartışılabilir olduğunu düşünüyorum. Ki kadın hakları açısından benim de eleştirdiğim yönleri var çoğu dinin. Ayrıca ‘bunlar çok küçük şeyler takılırsak mutlu olamayız’ dediğiniz birçok aptalca gelenek ve kural çocukları gerçekten düşündürüyor ve çoğu da çocuğa karşı bir dayatma içeriyor. Yazara bu açıdan katılıyorum. Kültürel eleştirilere gelirsek, açıkçası bir kültürdeki ( veya dindeki) kuralların hepsi eleştiriye açıktır. Bir şey sırf kültürel veya dini diye iyi olmaz. O kuraldan etkilenen veya kötü etkilenen bir sürü insan olabilir. Aşkım, canım gibi sözcüklerle çerkezlerdeki eşinin isminin söylenmemesinin aynı şey olmadığı bariz ortada. Burada da eleştirinizi doğru bulmadım. Son olarak cinsellik konusuna geliyorum. Bu konu tartışılabilir olsa da yazarın cinsellikle bağdaştırdığı şeylerle verdiği örneklerin tutarlı olduğunu düşünüyorum. Birçok insan o gelenekleri hayatında uygularken anlık cinselliği düşünmese de bu geleneklerin temelinde cinsellik olduğu çok açık ( özellikle evlilik ve düğünlerde) yani bir çelişki göremedim cinsellikle bağdaştırmasında. Geleneklerdeki tek etken tabiki cinsellik değil ama büyük bir etken olduğunu kabul etmek gerekir. Feminist kısmına gelirsek de açıkçası bunu kötü bir şey olarak nitelendirmiyorum. Yaşadığımız dünya ve toplum belli. Sorun kadınların sürekli bir şey üretmesini istemek değil, onlara en azından üretip üretmeme özgürlüğü tanımak. Çoğu kadın kendisine dayatılan hayatı yaşıyor. Ve bundan mutlu da değiller. Ama öyle bir kıskaç var ki aileler, eşler, toplum onlara bunu olmayı öğretiyor. Ve sana bunu isteyip istemediğin bile sorulmuyor. Kimsenin ev hanımlarını aşağıladığı yok. Ama ev hanımlara sorsan belki de büyük bir kısmı bu hayatı kendinin seçmediğini söyleyecektir. Kendi seçimiyle bunu yapan insanlara zaten saygı duymaktan başka yapabileceğimiz bir şey yok. Ama açıkçası topluma şöyle dönüp de baktığınız zaman bu seçme özgürlüğünün kadınlara tanındığını düşünmüyorum. Özellikle sizin örnek verdiğiniz ananeniz gibi eski kuşaktan olan insanlarda. Kadınsan annesin, evin hizmetçisisin ve bundan ibaretsin. Üzücü ama çoğunlukla böyle, bu kadar katı olmasa bile kadınlardan bu bekleniyor. Ve bu yazarın da belirttiği gibi bu bakış toplumun her kesiminde var. ( Son olarak eklemeyi unutmuşum, temizlikçi örneğinde, temizlik yapan kadının bunu meslek olarak yapmasının gayet saygın olduğunu söylüyor. Sorun o kadının tutup işini yaparken başkasının özel hayatı hakkında bu kadar soru sorup yazarı temizlik yapmıyor diye kendince suçlaması ki bu gerçekten mantıksız. Bu konuda “ yine eğitimliler gariban halkı aşağılıyor” klişesine düştüğünüzü düşünüyorum. Burada bir aşağılama göremiyorum, çünkü baştan hadsizliği yapan yazar değil orada bir iş akdinde olan temizlikçi kadın. )
Sevdenur Rabia okurunun profil resmi
Kitabın en başında iyi aile yoktur ile aynı metne dahil olduğundan ama bölünmesi gerektiğinden bahsetmiş zaten. Bi tane daha patlatayım dememiş yani. Ben herhangi bir aşağılanma hissetmedim bahsettiğiniz kısımlarda. Çok yanlı okuduğunuzu düşündüm şu an.
Gül okurunun profil resmi
Düşüncelerim sizinkiyle çok yakın. Bitirirken en çok zorlandığım kitap diyebilirim. Kurduğu bağlar o kadar alakasız gelmişti ki... Bu kitaptan sonra Nihan Kaya deyince ilk olarak aklıma gelinlik geliyor. Gelinliğe normalde anlam yüklemem. Hatta evlilikle ilgili çoğu şeyde gönlüm hep sadelikten yanadır. Ama bu demek değildir ki gelinlik giyen her insan geleneğin kurbanıdır, birey olamamışlardır ya da çok saçma bir durumun içindedir. Bunları ima etmek ne haddimize. Saygıdan ve hoşgörüden yoksun buldum düşüncelerini. Büyük merakla başlamıştım kendisini okumaya ama üzülerek listemde olan diğer kitaplarını da gözden çıkarmış bulundum böylelikle.
Milena okurunun profil resmi
Merhaba, evet gelinlik gibi bazı konuları gerçekten çok acayip şekilde abartmış. Her gelinlik giyene kukla her evlilik törenine sirk demiş desem yalan olmaz herhalde. Nihan Kaya'yı büyük ihtimalle bir daha ben de okumam. Üç kitabını aynı anda satın almıştım okudum bitti, fakat bir yenisi kitaplığıma eklenmeyecek. Yorumunuza çok teşekkür ediyorum🌿
Medine okurunun profil resmi
Çok sert bir inceleme olmuş. Emeğinize sağlık. İki kez kalem oynatıp iki kelimeyi ( saçma veya değil) biraraya getirince kendini yazar (!) sananlar var ne yazık ki. Ayrıca kadının en başta düşmanı erkek değil, kadındır. Bu yazarı (!) ilk kez bu incelemeyle görmüş oldum. O yüzden sizin yazdıklarınıza göre yazarda (!) bir feminist tavrı varsa o başka bir tavırdır. Çünkü feminizm kadını yüceltir, hiçbir kadını aşağılamaz. En azından benim feminizm anlayışım bu yönde.
Milena okurunun profil resmi
Evet sert bir inceleme yazısı oldu kabul ediyorum ama kitap o kadar incitici cümleler ile doluydu ki kendi adıma veya bir başkası adına fark etmez gerim gerim gerildim. Muhakkak biri çıkacak siz kitabı hiç anlamamışsınız diyecek diye bekledim ama olmadi. Üstelik ben kitabı sahiden oldukça iyi anladım. Tabi diğer incelemeleri de okuyunca kitap süper gibi zannedilebiliyor. Ben de popüler kültürün kurbanı olarak kitapları satın almıştım ve şu an üzülerek söylüyorum ki bu zihniyetin para kazanmasına sebep olmamalıydım. Evet dediğiniz gibi feminizm bu değil. Kitapta çalışmak üretmek vs yüceltirken diğer kadınların üzerine basmaktan cekinilmemis, çünkü evde ekmeğini yoğurt peynirini yapan sabah akşam çocuğu güzel yetişsin diye çırpınan kadın ne yapıyor ki iste sürekli kendini tekrarlayan kısır ev işleri diyor(!). Haklılık payı olan noktalar olduğu gibi kendini ifade ediş biçiminde birilerinin üstüne basarak yükselmeye çalışıyor olması bence çok yanlış. Hele dini konularda "bence" dili kullanmak kadar da saçma bir şey yok. Güzel yorumunuza çok teşekkür ederim.
1 sonraki yanıtı göster
Phoebe Weatherfield Caulfield okurunun profil resmi
Bu kitabı okurken o kadar gerilmiştim ki...Sanki birisi beni dolduruşa getiriyor gibi şişmiştim. Nihan hanımın iyi aile yoktur kitabında tarzı hoşuma gitmişti hani farklı bakış açısı vardı ve cesurdu. Ama o kitabında o kadar Alice Miller ismi geçiyordu ki sıkıldım bir de bi adam ismi vardı sürekli o kitabında böyle demiş Alice in de dediği gibi... Hani benim bi düşüncem yok onlar böyle demiş bence de öyle gibi ya da Alice Miller ın tüm düşünceleri tek doğruymuş gibi🤦🏻‍♀️ bu kitap da gerçekten alıntılar derlemesi gibi. Veee gerçekten her kitabının reklamı var. Sadece bu kitabında değil ben Kırgınlık kitabını da okudum maalesef onu da okurken ee ben bunları İyi Aile Yoktur da okudum demiştim. Güzel bir reklam stratejisi ama çok fazla olunca sıkıcı. Bu kitaba gelince düğünle ilgili yorumları çok sıkıcı. Şahsen ben düğünümü hiçte öyle ezik ezik değil kendi irademizle yaptık. Tüm kararları biz verdik evlilikle ilgili. Sünnetle ilgili bi faydası yok dediği şeyler nette araştırınca aksi yönde çıkıyor. Bilemedim. Yarım bıraktım. Çok ters çok sinirli ve gergin olduğu bir kitap.
Milena okurunun profil resmi
Kelimelerinizin her birine katılıyorum. Yalnız olmadığıma da seviniyorum aynı zamanda, çünkü popüler kültür mü deniliyor artık her neyse insanlar sanırım okuduğunu anlamadan aa çok güzel kitap moduna giriyorlar. Detaylı düşününce bu kitap benim için bir hiç. Öyle de kalacak. Fikirlerime katılmayanlar burada bile öyle çokken, değerli yorumunuz için teşekkür ediyorum 🌿
1 sonraki yanıtı göster
Baransel Yıldırım okurunun profil resmi
Kitabın yazılış sürecini araştırmamışsınız anlaşılan. "Nihan Kaya “İyi Aile Yoktur” kitabının devamı olarak “İyi Toplum Yoktur” kitabını yazıyor. Bu iki kitap tek bir kitap olarak tasarlandığı halde yayınla ilgili çeşitli sebeplerden ayrı ayrı yayınlanıyor. Kendisinin de çeşitli vesilelerle söylediği gibi her kitabı temelde aynı düşüncelerin farklı şekilde anlatılmasından ibaret. (...)" Ben bu sivri dilinden olduğunu düşünüyorum. Herkes için yazılmamış kitap gerçekten de.
Milena okurunun profil resmi
Hmm öyle mi? Bu yazılanları biliyor olmam da muhtemelen fikirlerimde değişiklik yapmayacaktir. Çünkü bu kitap, okuduğum diger kitaplar arasında gerçekten oldukça kötü. Düşüncelerimi incelememde açıkladım zaten. Severek okuyanlar elbette olacaktır ama bana hitap etmiyor ve bu da gerçekten olabilir bir durum. Hepimiz farklı farklı zevklere beğenilere sahibiz, değil mi?
1 sonraki yanıtı göster
Fatma okurunun profil resmi
Nihan Kaya’nın okuduğum üçüncü kitabı iyi aile yoktur’u beğendim ve ardından iyi toplum yoktur kitabını satın aldım. içimdeki manifest kimliği çoğaltıyor benim gibi düşünenler de varmış hissiyle bazen rahatlasam da duygusal olarak beni yıprattı tavrım sertleşti bir arkadaşım okuduktan sonra zona çıkardı
Nihan Kaya
Nihan Kaya
Yaşadıklarımızın hassasiyetimizi arttırdığını bazen eleştirel tarafımızın dozunun kaçtığını düşünüyorum
18 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.