Gönderi

Günlerden bir gün masamıza rahmetli öğretmen Kâzım Sevinç bey geldi. Sohbetimiz güzel sanatlar üzerineydi. Sohbetimize Kâzım Sevinç bey alışılagelenden farklı olmak üzere katılmak, görüşlerini açıklamak istedi. Konuşmamız nasıl oldu hatırlayamıyorum, yönünü değiştirdi, günlük politikaya geçti. Kâzım Sevinç bu noktada sustu. Bu susmasını da öğretmen olmasına bağladı. Bunun üzerine Rıza Nur bey, Kâzım Sevinç beye hitaben: «beyefendi,» dedi, insanoğlunun her konuşması, her eylemi politiktir. Çünkü insan politik bir varlıktır.Bizim burada hiç konuşmadan dört kişi olarak oturmamız bile politiktir. (Rıza Nur, İffet, Kâzım Sevinç ve ben) Bu oturmamız konuşmamız kadar politiktir.» Kâzım Sevinç bey cevap vermedi. Vedalaşarak masamızdan ayrıldı. Sonra kendi kendime düşündüm. Rıza Nur beye hak verdim. Gerçekten farklı dünya görüşüne bağlı dört kişinin bir arada dostça oturup konuşması spesifik bir durumdur, politik önemi de büyüktür. Nitekim adını açıklamak istemediğim ölmüş bir şair kişi, ilgili daireye bizim sohbetlerimizi (Rıza Nur, Mustafa Şekip, İffet, Abidin Nesimi) Türkiye’nin sağ ve sol unsurlarının mevcut iktidara karşı bir komplo (!) hazırladığımız biçiminde bir rapor düzenlemiştir.
·
2 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.