Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

396 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
"Kimdi o?". "O kimdi?" "Birini bekledi Selim balıkçı." "Kırk yıl birisini bekledi. " "Her şeyi onun için yaptı." "Gelmedi." "Kırk yıl, her gün gözleyi gözleyi gözleri dört oldu da o gelmedi." "O gelmeyince de . . . " Yaşar Kemal 'den okuduğum ikinci kitap oldu ve yine kendi kalemine hayran bıraktı beni.. Herkes yazıyor, ama yazdıklarını hissederek, yaşayarak yazmak, hissettirmek zor. Yaşar Kemal de böyle yazıyor. Kitaba başladıktan sonra karakterlerle birlikte yaşıyorsunuz siz de her şeyi. Bu kitabı hem biraz az okunmuş, hem de biraz ağır okunmuş hakkındaki incelemelerden anladığım kadarıyla. Ve bunun başlıca sebebi betimlemelerle bol olması bence. Zaten Yaşar Kemal özelliği gibi bu ama ister istemez bazen sıkıla biliyor insan tekrarlar çok olunca. Bununla beraber diğer olayları o kadar ustalıkla kaleme almış ki, bu kısımları bile sıkılmadan okudum. Nasıl "Demirciler Çarşısı Cinayet" inde Çukurova' yı uzun uzun anlatıyorsa bu kitapta da İstanbul' u aynı şekilde gözler önüne seriyor yazar; Menekşe, Florya, Yeşilköy, Eminönü, Çiçekpazarı, Küçükçekmece, Hayırsızada... Her birini uzun uzun anlatıyor, gezdiriyor sizi sanki tanımadığınız yerler olsa bile. Bir ölümle başlıyor kitap, daha doğrusu bir öldürülmeyle. Kenardan bakınca basit ve sebepsiz bir olay gibi geliyor okura. Ama ilerledikçe uzun zamandır hiç kimseye belli etmediği nefretini bu yolla insanlara gösteren bir Zeynel görüyoruz arka planda. Halbuki herkesin emrine koşan, kendi halinde, bu güne kadar da birine karşı gelme cesaretini göstermeyen biri Zeynel. Ailesinin katledilmesinden sonra nasılsa bu mahalleye düşmüş ve sokaklarda büyüyerek hayatın her yüzünü görmüş biri o. İlk defa birine karşı çıkıyor, onu görmezden geliyor. Ama bir şey yapmamış ölen adam ona, sadece öyle istemiş, başka çaresi yokmuş o kadar. Ve bundan sonra dillere destan biri oluyor bu karakterimiz. "Gangster Zeynel Çelik" oluveriyor nasıl oluyorsa. Yoksa insanlar mı yapıyor onu gangster? Cinayetler, banka soygunları, ev yakmalar, daha neler neler.. Ama bu Zeynel aynı Zeynel mi? Öksüz kalan, her şeyi içinde yaşayan, itilip kakılan, herkesin istediğini yaptırdığı Zeynel mi gerçekten? "Bugünlerde artık herkes Zeynel Çeliktir," diyor yazar. Ne yapılsa zaten ondan biliniyor, kendisi de şaşıyor bu haberlere, gazetelerdeki başlıklara. Olmasa bile zamanla oluyor o insan, kenardakiler dönüştürüyor onu bu "Gangster"e. Kitaptaki diğer esas karakterimiz Selim Balıkçı. Benim de çok sevdiğim ve unutulmayacak karakterlerimden oldu kendisi.. "... baktı ki olmayacak, kendine bir kabuk yaptı, kale gibi, kabuğuna çekildi, muhkem." Böyle biri Selim Balıkçı. Yıllardır insanlar onu anlamaz, anlasalar da yanlış anlarlar. Neyi niye yaptığını kimse bilmez, yüzüne karşı başka olmadığı zaman başka konuşurlar onun hakkında. Sert görünümlü biridir ama o sertliğin altında öyle bir insan vardır ki. Altın kalpli, hiç kimseyi incitmeyen, her şeyi sessizce sineye çeken biri Selim Balıkçı. Güldüğü nadiren görülür ama en içten zamanlarda olur bu, zaten kısa sürer bu anları da. Kendisi hayatında bir kere sevmiş, o da asker olduğu zaman yaralı getirildiği bir hastanede "sarı saçlı" bir hemşireyi. Ama nasıl sevmiş, nasıl tutulmuş ona ... İsmini bile sormayı akıl edememiş. Böyle bir saf sevgi onun sevgisi, ne hayaller kuruyor onunla. Bir arazi yüzünden yıllarca kendini perişan ediyor, çünkü orada yuva kuracak kendisine. Mutlu olacak diğer insanlar gibi, ama buna izin vermezler ki insanlar, Selim Balıkçı... Bu Selim Balıkçı' nın bir başka ve en büyük sevgisi de var "Yunus balıkları". Yunus, yani Selim balıkçının dostu, arkadaşı, kardeşi, familyası koca yunus.. İnsanlar tarafından sırf ticaret amaçlı olarak vahşice katledilen bu güzel canlılar arasında bir kanadı kırık bir balığı var onun. Yıllardır bıkmadan onu bekler, her defa denize açılınca onu görmeyi umut eder. Sonunda beklediğine deydi mi peki? Bunca yıldır her yerde durmadan onu düşünmesine, onun yüzenden herkese düşman olmasına deydi mi? ... Yaşar Kemal bir şeyi çok vurguluyor kitapta. Herkesi insanlardan uzaklaştıran, içine kapanmasına sebep olan yine insanlardır. Ama hangi insanlar? "Herkes herkesin kendisinin bile unuttuğu, unutmak istediği, bilemeyeceği her şeyini biliyordu." Bu cümle o kadar hem geçmiş zamanlara hem de günümüze uygun ki. Her birimizin hayatında zor zamanlar, kötü olaylar, unutmak istediğimiz şeyler oluyor. Ama bazı insanlar buna asla izin vermiyor. Çok meşhur olan "mahalleliler" de bu bazı insanlardan. Ve bunu Menekşe mahallesinde yaşayanlarla gösteriyor bize yazar. Herkesin arkasından atıp tutanlar, duyduğunun doğru yanlış olmasına bakmadan insanların hayatını karartanlar bu insanlar. Ve kaç insanı da mahvediyorlar konuşmalarıyla, yaptıklarıyla, yapmadıklarıyla. İnsan herkesten kaçarak ne kadar yaşaya bilir ki? Her şeyi görmezden, duymazdan gelerek de yaşanmaz ki. Yaşar Kemal’ in asıl göstermek istedikleri çok; kaybolan umutlar ve hayaller, kirli ticaret uğruna insanlıktan çıkmışlar, zalimlikler, vahşice katledilen balıklar ve diğer canlılarla birlikte doğa, ailesiz çocukların zorlu yaşantısı, kanun tanımayan ve herkesin hayatını karartan zenginlerin iç yüzü. Ama en önemlisi iki kişinin hayatının mahvolması.. Ya da birbirlerini mahvetmesi diyebiliriz. İnsanın hem kendi hayatını hem de başkalarının hayatını karartacak en önemli şeylerden biri "şüphe". Bir kere insanın içinde yerleşti mi bir daha ne yapsa çıkaramazsın oradan. Ve bununla da hayatının sonuna kadar yaşar mecbur. Zeynel’ in de içine yerleşmişti bu şüphe. Ne çıkarıp atamıyordu içinden, ne de onunla yaşamayı sürdüre biliyordu. Ama keşke bir kere emin ola bilseydi. Sadece bir kere... Belki kendini de kurtara bilirdi böylelikle. Ama yapamadı işte, insanlar da izin vermezlerdi zaten buna. Bu kadar kötü olayları anlatırken Yaşar Kemal hala iyi insanların da ola bileceğini gösteriyor bize; "Sevgiden, arkadaşlıktan, bir sabah yağmuru gibi doya doya ağlamaktan, çiçek açmış bir badem ormanı gibi apaydınlık gülmekten, acımaktan, seviden, sıcaklıktan, yüreğini ellerinin içine alıp sunmaktan, coşmaktan utanmıyorlardır. Bu dünyada bunlardan çok vardır, çok vardır. Biz onlardan uzak, yoz düşmüşsek, böyle olmuşsak kabahat bizim . . ." İnsanları da, denizi de, doğayı da "küstürmemek" gerek. Çok beğendim ve "İnce Memed" e kadar yavaş yavaş, daha yakından tanıyarak, kalemine alışarak okumak istiyorum her kitabını. Keyifli okumalar..
Deniz Küstü
Deniz KüstüYaşar Kemal · Adam Yayıncılık · 19981,172 okunma
··
1 artı 1'leme
·
582 görüntüleme
Sultannn okurunun profil resmi
Ne güzel anlatmışsınız, yüreğinize sağlık. Kitabı adeta özümsemişsiniz. Yine anlıyoruz ki, insanın karakterini biraz da çevresi şekillendiriyor. Hep iyi insanlara denk gelmek umuduyla...
Röya Abraham okurunun profil resmi
Güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim :) Aynen, çevre çok önemli her birimizin hayatında. Hepimizin denk gelmesi umuduyla...
Homeless okurunun profil resmi
İnceleme su gibi aktı gitti :) İyi bir tahlil olmakla beraber kitabın içeriğini de resmen önümüze sermişsiniz. Bunu eleştiri kabul etmeyin rahatsız olmadım ancak okumuş kadar oldum kitabı. Elinize sağlık.
Röya Abraham okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim.. Evet, biraz öyle olmuş. Böyle kitaplar olunca istemeden içeriğiyle ilgili çok yazıyor adam )
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.