Gazeteci, psikiyatri, yazar olan Mustafa Ulusoy'un okuduğum ilk kitabı Aynalar Koridorunda Aşk oldu. Kitapla ilgili hiçbir fikriniz yoksa sanki aşk romanı okuyacakmışsınız gibi geliyor ama hiçte öyle değil. Tam bir psikoloji ve varoluş felsefesi okuyorsunuz... Güzel bir kurgu var. Bir psikiyatri üç hasta ve bir kitapcafe sahibinin etrafında dönüyor roman ve onlarin psikolojilerini, inislerini-çıkışlarını aşklarını,çocukluklarını, anne ve babalarını, iliskilerini, öfkelerini, hazlarını, hiç olma duygularını, sevilme değerli olma isteklerini, yaratıcıya isyanlarını gibi bir çok konuyu ele almış yani içimizdeki bütün duygulara kitaptaki karakterlerin hayatlarindan örnekleriyle değinmiş. Kitabın birçok yerini işaretledim çok beğendiğim sürekli kullanacağımı düşündüğüm kitaptan alıntılar kısmım oldu ama(bir aması var) vardığı sonucun kesin doğru olduğunu düşünüyor yazar ya da kitaptaki psikiyatri...yani bütün insanların onun düşündüğü inanca inanıp o şekilde hissedip hayatlarını sürekli o bahsettiği varolma çabasına yönlendirirlerse ancak o zaman doyuma, mutluluğa, o olgunluğa erişeceklerini vurgulayıp duruyor, özellikle bu vurgulama hali kitabın sonlarına doğru arşa çıkıyor. İşte bu kısım biraz sorgulanır yani yazarın gitmek istediği noktaya gitmek isteyen insanlar yazara uyarlar ve kitabı mükemmel bulabilirler ama o inanç noktasında buluşamayan insanda çok. Kitabında yazar bu insanlarin kesin mutlak huzura ulasamayacakları gibi bir hava veriyor bu da insanlara biraz itici gelebilir. Ama insan inandığını, düşündüğünü, hissettiğini,doğru bildiğini yazar, söyler. Yazarda doğal olarak kendi inanışıdan ve tecrübelerinden yola çıkarak bu güzel kitabı ortaya koymuş. Bazı konularda uyuşmasakta genel anlamda beğendiğim romanlar arasına giren bir kitap oldu diyebilirim.

Aynalar Koridorunda AşkMustafa Ulusoy · Kapı Yayınları · 20193,510 okunma

·

9 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Pınar'ın Kitabı