Lahici şöyle der;
"İnsanın farkına vardığı ilk Şey, aynı zamanda hem varoluş çemberinin 'aşağıya doğru inen yayında' yer alan tüm ontolojik safraların en sonuncusu ve hem de aynı çemberin 'yukarıya doğru çıkan yayında' yer alan tüm safhaların ilki ve birincisi olan 'kendi kişisel belirlenimi'dir.
Bu nedenle, 'İnsan' ontolojik safhasına, günün ilk ışığının göründüğü yer ve zaman' (matla'ı'I-fecr) adı verilir;
çünkü insan, gece karanlığının sonunu (nihâyet-i zulmet-i şihâb) ve vahdet gününün Işığının başlangıcını (bidâyet-i nûr-i rûz-i vahdet) temsil eder. "
Kısacası, insan, nûr ile zulmet arasındaki berzahtır. Nûr-zulmet kozmik dramı tümüyle onun zihninde oynanıp gerçekleştirilir.