Gönderi

Bugün benden tanıdığım ,bildiğim bir kitap sayfası mektup yazmamı istedi .Belki de rahatlamam içindi . Bu yüzden bugün içimdeki can kırıkları .Sizlerle de paylaşmak istedim 😊 Canım oğlum Can . Merhaba demek isterdim ama elveda dahi diyemedim sana. Beni bıraktığının altı yılını sevdiğin yemeklerde, dinlediğin müziklerde,liseden çıkan gençlerde,dokunduğun eşyalarda ,mutfağıma giren kelebekte aradım .Özlemin özlenen olunca nefret ettim bu duygu durumundan . Sahi neden özlem var ? Ucunda kavuşmak olsa bir anlam kazanırdı bende ama imkansız . Neredesin , üşüyor musun, aç mısın diye diye yuttuğum kitapların haddi hesabı yok . Bulamadım o kitaplarda da seni .Sen lavanta kokardın çocuk . Sen bahardın . Sen ilk göz ağrım ,canıma can katandın. O yüzden adına Can koymuştum . Kardeşin onbir yaşına basacak .Bir yanını , kokunu bende bıraktın aslında . Keşkelerimiz yerine iyikilerimizi çoğaltabilseydik geçer miydi acılarımız? Bazen lavanta kokar ev. Sen kokarsın . Dünya kokar . İşte o zaman yeniden Can doğar.Bir de papatyalar ve karahindibalar. Ölünce bir çiçek bu kadar mı güzel kokar . Ya karahindibalar? Kendine sarılınca ancak yeniden doğan sarı yapraklılar . Bir kaç gün önce doğum günümdü ya hani gece balkona kumru gelir mi ? Sendin biliyorum gelen . Çünkü Kafka ne güzel demiş . Sevdiğin birini kaybettiğinde gün gelir başka surete bürünür sana selam verir . Biliyorum ve hissediyorum çünkü diğer yarına çok iyi bakıyorum . Yine yazarım sende kokunla gel anlarım . ...🌺
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.