Gönderi

Kahve deyince duracaksınız; kırk yıl hatırı olan başka şey var mı şu alemde. Şukufe'nin çocukluğunda kahve, padişaha özel, ayrı cezvede pişirilir, bir bardak suyla ikram edilirmiş. Padişah hazretleri, içmeden önce fincanın üzerindeki o koyu kahverengi köpüğe parmağını değdirir, o kahveli parmağını da su dolu bardağa sokarmış. Su mavi renk alıyorsa fena; kahve zehirli demekmiş zira. Su neden azizmiş, düşünün tekrar… O günlerden kalma bu alışkanlık, gel zaman git zaman sızıvermiş hayatımıza. Yıllardır kahvenin yanında, hafif soğuk olması kaydıyla hep su getirilir. Çoğunluk bilmez; aslında o su, kahveden önce ağız çalkalamak içindir, kahveden sonra içmek için değil. Sevdiği şeyin tadı, mümkün olduğunca çok kalmalıdır insanın ağzında. Hem mazinin güzel insanları, o bardaktaki suyun tamamını da içmezmiş. Azlığın, yetinişin insanıymış onlar.
Sayfa 11 - İLETİŞİM Yayınları & Küçük İkramlar
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.