İnsanın kadın ve erkek olarak iki cins olarak ayrıldığı günden beri yapılan tartışmaların sonu hiç gelmemiştir. Zira karşılıklı tatminsizlik karşılıklı tahakküm ve baskının sabote ettiği yaşamların olumsuz hikayelenmesi yeni sorunları beraberinde getirmiştir. Kadının ve erkeğin tarafında olanların gözden kaçırdıkları bir olgu vardır. Yüksek idealler kadın ve erkek olmanın üstündedir. Ve amaç sadece yüksek ideallerin öğretisinin ışığında yürümek olmalıdır. Tolstoy ahlak anlayışına getirdiği özgün yorumlarıyla olanın üzerinden olması gerekeni idealize ederek okuruna yaklaşır. Hikayesinin konusu basit olarak görülse de yarattığı etki, insanı götürdüğü düşünce diyarı hiç de basit değildir. Şüphesiz ki Tolstoy Kreutzer Sonat'ı bilgeliğin kıyısına vardığı ilerlemiş yaşında yazması eserinin komplike ve üst düzey yanını ortaya koyar. Çünkü Tolstoy'un önerileri ve öğütleri sadece bir dinin ya da düşünce sisteminin getirdiği öğretilerden ibaret olmayıp, yüksek evrensel değer yargılarıyla şekillenen okuyanı realiteye götüren kapsamlı tespitler şeklinde fikri zeminde yükselir.