Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

SOSYALİZM İLE KOMÜNİZM ARASINDAKİ FARK NEDİR? Sosyalizm ile komünizm,kullanım için üretim yapan sistemler olması ve üretim araçlarının mülkiyetinin kamuya ait bulunması anlamında merkezi planlamaya dayanan benzer sistemlerdir.Sosyalizm,doğrudan doğruya kapitalizmden doğup gelişir;yeni toplumun ilk biçimidir.Komünizm,daha ileri bir gelişme ya da sosyalizmin daha yüksek bir aşamasıdır.Herkes yeteneğine göre,yaptığı işin karşılığı kadar(sosyalizm).Herkes yeteneğine göre ihtiyacı kadar(komünizm).İşe göre,yani yapılan işin nitelik ve niceliğine göre,sosyalist dağıtım ilkesi,derhal uygulanabilecek ve pratik bir ilkedir.Diğer yandan,ihtiyaca göre komünist dağıtım ilkesi,hemen uygulanması mümkün bir ilke değil;nihai bir hedeftir.Komünizm aşamasından önce üretimin çok yüksek bir düzeye erişmesi gerektiği açıktır;herkesin ihtiyaçlarının karşılanması için her şeyin çok bol olması gerekir.Ayrıca,insanların işe karşı tutumlarında bir değişiklik olması gerekir;zorunlu oldukları için çalışma yerine,çalışma,hem topluma karşı bir sorumluluk duygusunu karşıladığından,hem de kendi hayatlarında bir boşluğu doldurduğundan,insanlar kendi istekleriyle çalışacaklardır.Sosyalizm,ferahı gerçekleştirmek ve halkın,zihni ve manevi görünümünü değiştirmek için üretici güçleri geliştirme sürecindeki ilk adımdır.Yani sosyalizm,kapitalizmden komünizme geçişte zorunlu bir aşamadır.Sosyalizm ile komünizm arasındaki ayrımdan,yeryüzünde sosyalist diye adlandırılan partilerin sosyalizmi savundukları,komünist partilerin ise komünizmi savundukları sonucu çıkartılmamalıdır;durum böyle değildir.Kapitalizmin yerine sonunda sosyalizm geçeceği için,komünist partiler de tıpkı sosyalist partiler gibi sosyalizmin kurulmasını hedef olarak alırlar.Bu,sosyalist ve komünist partiler arasında bir fark olmadığı anlamına mı gelir?Hayır,arada bir fark vardır.Komünistler,işçi sınıfı ile müttefiklerinin,şartlar olgunlaştığında,devletin yapısında kalıcı bir değişiklik yapmaları gerektiğine inanırlar;kapitalistlerin bir sınıf olarak(birey olarak değil) varlığına son verme ve en sonunda sınıfsız bir topluma ulaşma sürecinde,işçi sınıfı üzerinde kapitalist diktatörlük yerine,kapitalist sınıf üzerinde işçi sınıfı diktatörlüğünü kurmalıdır.Sosyalizm,sadece,eski kapitalist hükümet biçimini devralmak ve bunu kullanmakla kurulamaz.İşçiler,eski devlet aygıtını parçalamak ve kendi yeni devlet aygıtlarını kurmak zorundadırlar.İşçi devleti,eski egemen sınıfa,bir karşı-devrimi örgütleme fırsatı vermez.Kapitalist direnmenin doğduğu yerlerde,bunu ezmek için,silah gücünü kullanmalıdır.Sosyalistler ise devletin niteliğinde temel bir değişiklik yapılmadan kapitalizmden sosyalizme geçilebileceğine inanırlar.Bu görüşte olmalarının nedeni,kapitalist devleti,esas olarak,kapitalist sınıfın diktatörlüğünün bir kurumu olarak değil de daha çok onu ele geçiren sınıfın kendi yararına kullanabileceği yetkin bir mekanizma olarak kabul etmeleridir.Böyle olunca da iktidardaki işçi sınıfının eski kapitalist devlet aygıtını yıkmasına ve kendisininkini kurmasına ihtiyaç yoktur.Sosyalizme doğru yürüyüş,kapitalist devletin demokratik çerçevesi içinde adım adım gerçekleşebilir.Her iki partinin de,Sovyetler Birliği'ne karşı tutumları,doğrudan doğruya,bu soruna yaklaşımlarındaki farklı açılardan ileri gelmektedir.Genel bir söylemle,komünist partiler Sovyetler Birliği'ni övmekte;sosyalist partiler değişik ölçülerde onu eleştirmektedirler.Komünistler için Sovyetler Birliği,sosyalizm düşünü gerçekleştirdiğinden bütün gerçek sosyalistlerin övgüsüne hak kazanmıştır;sosyalistler içinse,Sovyetler Birliği,sosyalizmi hiç kuramadığından(hiç olmazsa onların hayalini kurdukları sosyalizmi oluşturamadığından) sadece eleştiriye layıktır.
Sayfa 70 - Alter yayınlarıKitabı okudu
··
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.