Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Temmuz ayı Öykü/Deneme etkinliği | Günlük Çile
Zır ZIr zıııRrr zır zır Zır ZIr zıııRrr zır Zır ZIr zıııRrr zır zır zır zır çalan alarm sesine uyandı Zıbariye. Normalde uyanması gereken saate ayarlamış olsa da yatağının sıcak cazibesine dayanamayıp, hiçbir zaman istediği saatte uyanamadığı halde, hemen her sabah yaptığı gibi kendine beş dakika sonra uyanması gerektiği telkininde bulunup, yumuşacık yastığa sanki bir daha uyuyamayacakmış gibi geri döndü. Gel gör ki uyku ve gerçek dünya arasındaki zamansal fark hiçbir zaman anlaşılmayacaktır. Beş dakika uyuduğuna yemin edebilir fakat gerçekte bir saatten fazla uyumuş olmasını açıklayamaz. Alelacele yataktan fırlayıp pantolonunu giyinirken bir yandan dişlerini fırçalayıp gömlek düğmelerini ilikledi. Kapıya koşarken anahtarlarını unuttuğunu fark etti ama artık çok geçti, çelik kapı suratına kapanıvermişti. Yaklaşık on beş dakika süren bu maraton geç kalmış olmanın verdiği stresle gördüğü ilk taksinin önüne atılmasına sebep oldu. "Hey hey! Taksi Hey Hey dur!!!" Diye nidalarda bulundu. Neyse ki taksici tanıdık olduğundan bir sakatlık çıkma ihtimali sıfıra inmişti. Bir hışımla taksiye atladı. Taksici gerçekten komik olduğunu düşündüğü bazı cümlecikler kurdu. "Ne o kız yine mi geciktin sen. Öğlen oldu öğlen, iyi bari idare ediyorlar seni nihahohohhoheeheh"  "hahaha  evet Erhan abi ya, gerçekten artık kendi kendimi kovucam, sanırım kötü bir alışkanlık daha kazandım" diyip   Erhan abisine ayıp olmasın diye muadil bir espri yaptığını düşündü. "Eee hastaneye değil mi?" Diye sordu taksici "Evet abi maalesef" diye yanıtladı Zıbariye. "Sizin şu hastanenin ismi de ne komik ya hu neydi ismi söylesene senden duyunca daha komik oluyor hahohahaoahahahaoh" şuan düşündüğü en sona şey hastanenin ismi olsa da cevap vermek zorundaydı "Hastanahiyileşirleroğulları  DH" "Hahohahaoahahahaoh" diye bir kahakaha daha patlattı. "Eee anlatsana ne var ne yok Corona morona çok mu hâlâ? " "Evet abi maalesef dün üç personel kaybettik sıkıntılar büyük yani anlayacağın" "Bize de bulaştırma bak ekmek yiyoruz biz bu araçtan" dedi taksici. Zıbariye maskeyi çıkarıp yüzüne doğru öksürmek istediyse de yemini nedeniyle bunu yapamadı. "Bir şey olmamasını umuyorum ama sen dezenfeksiyonuna dikkat et yinede" deyip sessizliğe gömülmek istedi fakat buna herhangi bir ihtimal vermiyordu ki Erhan konuşmaya, susmamaya, soru sormaya, bütün enerjiyi boşaltmaya inadına devam ediyordu "İşte böyle oku oku sonra çıkıyor b*ku" dedi.  Zıbariyenin yine anlam veremediği bir cümle daha kurulmuştu, kırmızı ışığın yeşile dönüşünü hiç istemediği kadar çok istiyordu çünkü bazı cümlelere söylenecek söz, cevap bulamazsınız. Son iki dakika diye içten içe kendini teskin ederken hiç durmadan konuşan bir şeyler anlatan taksiciye "Evet, Aynen Abi, Haklısın tabi" gibi geçiştirme cümlelerini bir biri ardınca sıraladı. "Siz kaç yıl okuyorsunuz?" diye yeni ve son bir soruya daha cevap verip sabah azabının bitmesini umuyordu "İlk 5 orta 4 lise 4 üniversite değişiyor 2 de olabilir 4 - 5 falan da olabiliyor"  diye cevapladı "Bir de KPSS sınavı var galiba o nasıl oluyor?" Yeni sorular yeni cevaplar ister. Gözlerini devirerek "KPSS nin son S' si sınavı demek zaten!" "Efendim?" "Yok bir şey abi. Evet var öyle bir sınav üniversiteden mezun olduktan sonra giriliyor sırtını devlet babaya dayamak isteyenler dirsek çürütüp iki yılda bir giriyor o sınava ondan önce özel yerlere de başvuru yapılabilir tabi ama ekmek aslanın midesinde abi oralar bize gelmez, bugün git yarın gel her gün başka başka engel çıkarıyorlar" "Hee anladım" "Sanmıyorum" diyip yarın yine aynı muhabbetle işe gelecek olması Zıbariye'ye neden bu hayatı yaşıyor olduğunu sorgulatıyordu. "Efendim?" dedi Erhan abisi "Sağa dön diyorum abi ilerde inicem" "Tamamdır, hadi dikkat et kendine" "Ederim abi sağ ol" diyip bindiği gibi indi taksiden. Koştur koştur hastane kapısından içeri girdi giyinme odasından formalarını giyip hemen işe koyuldu. Dört saatlik çalışma süresince öğlen arasında dinlenme odası hayalleri kurarken o saat geldiğinde odaya girdiğinde dev adam lakaplı doktorun uyumak istediği yeri çoktan kaptığını görünce bazı hayaller ortaktır diye düşündü. İçeri girdiğinde doktor Mutemet Bey doğrulup telefonuyla oyun oynamaya başladı ve Zıbariye'nin "acaba alnımda bana istediğiniz soruları sorabilirsiniz itinayla cevap verilecektir mi yazıyor " diye düşünmesine neden olan bir sorular silsilesiyle daha karşı karşıya kalmıştı ve hemen hergün karşılaştığı soru! "Ne zaman evleniyon kız sen?" Cevabı olmayan sorularda başlarda yer alabilir. Çünkü artık cevapsız sorular diye bir kitap hazılamayı düşünecek kadar çok soruyla karşılaşıyordu. "Bilmiyorum hocam bu senede bekar gezicem sonrasını çok düşünmüyorum" "Ha var yani biri?" "Var hocam, ellerinizden öper" "Nereli? Ne iş yapar? Öyle hemen vermeyiz seni benden istesin" klişe ve samimiyetsiz bir söz daha! "Olur hocam söylerim babam dururken sizden istesin çok mantıklı olur çünkü" diye aklından geçirirken....Bazı kelimeler kısadır ama ardı uzundur diye düşündü ve sadece "Olur" demekle yetindi. "Sen kaç yaşındaydın? "yirmi dört hocam daha evnecek kadar değilim yani"  "Olur mu annem senin yaşındayken 3 çocuğu vardı" "Doğrudur hocam" "Sende evlen artık erteleme" "Peki size ne zaman uygun söylerseniz ona göre evleneyim bende" demedi tabiki "Peki hocam" diyip konunun bir an önce kapanmasını istedi. Çünkü çoğu zaman insanlarla konuşarak anlaşamayacağını düşünürdü ve genel de onlara hak verip yinede kendi istediğini yapıyordu. Yine bitmeyen sorulara teker teker cevap verirken öğle sonrası mesainin başladığını fark etti ve şekerleme yapma hayallerini akşama bırakıp işine döndü. Neyse ki mesai bitmişti. Kıyafetlerini değişip merdivenlerden inerken gün içinde telefonu kontrol etmediğini fark etti. Ekrana baktığında bir kaç arama geldiğini gördü. Arayan iki ay önce iş çıkışı yemek sözü verdiği arkadaşıydı. Bir kaç beyaz yalan düşündü ama zaten uzun zamandır erteliyordu gidip üzerinden atmanın daha iyi olacağını düşünüp arkadaşını aradı. Uyuma hayalleri yine suya düşmüştü. "Alo kemal, kusura bakma yoğunluktan bakamadım hiç aramışsın çıkıyorum ben sende gelirsin restorana" diyip dilinde Sezen Aksu'nun 'beni al onu alma' şarkısıyla yakınlardaki restorana  doğru yürüdü. Sonun da varmıştı yemekleri söyleyip arkadaşını bekledi on dakika sonra Kemal de gelmişti. Biraz sohbet ettikten sonra uzun süredir Zıbariyeden hoşlandığını anlatamak isteyen Kemal boş bulunduğu bir anda ağzından nasıl çıktığını anlamadığı şeyler söyledi "Ne olur Zibo, onu almasan da beni alsan?" Zıbariye pek ciddiye almadığını "Hahah hadi yüzük bakmaya gidelim" diyerek göstermeye çalıştıysa da Kemal "Ben ciddiyim" dedi  Zıbariye arka fonda çalan şarkıya takılarak "Zorla da kısmet olmaz ki seni gidi hain yar" diyebildi. Kemal "peki" diyip hesabı ödemeye giderken Zıbariye çantası topladı ve hiçbir şey olmamış gibi restorandan ayrıldılar. Bir an önce eve gidip uyumak uyumak ve uyumak istiyordu. Yarım saat süren yolculuk boyunca kulaklığını takıp Özkan Uğur'un Olduramadım şarkısını açtı ve replay tuşuna bastı. Sonunda evindeydi ama anahtarı içerde unuttuğu için çilingir çağırmak durumunda kaldı yaklaşık yarım saat gelmesini bekledi. Çilingir de soru soracak oldu ama Zıbariye hızlı bir el hareketiyle çilingiri sustururdu "aman abi başım çatlıyor senin soruları başka zamana erteleyelim, ben zaten hep unuturum anahtarı, hadi selametle" ve sonunda içerdeydi. Yüzüstü yatağına attı kendini ve öylece uykuya daldı.   Şarkılar youtu.be/eNlQylgp9L4 youtu.be/mKm1lxSEsB8 youtu.be/XTNWD9FeZ20 youtu.be/YdW6n8Leznc
··
107 görüntüleme
Erhan okurunun profil resmi
Potpuri olmuş biraz, ben kaşındım ama, biliyorum:) Eline sağlık, hafif bir aktı güzelce.
Kevser S. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim😁 hepsini kullansam mı dedim ama yemedi 😂
Mustafa A. okurunun profil resmi
Ellerine sağlık, eğlenceli bir hikaye olmuş.:)
Kevser S. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim 😊 amacına ulaşmış öyleyse🍀
Osman Y. okurunun profil resmi
Uslan artık deli Zıbariye :) Bayağı otobiyografik gibi :) Güzel olmuş eline sağlık.
Kevser S. okurunun profil resmi
Oto mu biyografik yiooo😁teşekkür ederim 😊
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.