Gönderi

summer bir yorumu yanıtladı.
Burun kıvırıp masanın üstüne eğildim ve başımı uzatarak oradaki kağıda baktım. "Benim zamanlamam mı felaket? Gözün kör galiba. Buradaki bir satıra tam on üç hece sığdırmışsın." Parmağımı sayfadaki bir yere vurdum. "Üstelik de bir kısa bir uzun verin kullanmaksızın. Galiba veznin ne olduğundan haberin yok." Asabi bir yüzle tekrar bana baktı. "Diline hakim ol, E'lir. Şiir konusunda sana akıl danışacağım gün..." "... iki saat boş vaktin var demektir,"diyerek sözünü kestim. "Aslında iki uzun saat yetmez ama olsun, hiç yoktan iyidir. 'Ey mütevazı ardıç, ne zaman uçarsın kuzeye?' Bunu eleştirmeye nereden başlasam bilmiyorum. Zaten gerek de yok; mısra sanki kendi kendiyle alay ediyor." "Sen şiirden ne anlarsın?" dedi Ambrose, bana bakma zhametine girmeden. "Sekteli bir mısra gördüm mü bilirim,"dedim. "Ama buna sekte demeye bin şahit ister. Sektenin bile bir ritmi vardır. Bu daha ziyade merdivenden düşmeye benziyor. Sonunda bir gübre yığınının bulunduğu eğri büğrü bir merdivenden." "Aksak bir ritim kullandım," dedi, sert ve incinmiş bir ses tonuyla. "Senden anlamanı beklemiyorum." "Aksak ha?" deyip hayret dolu bir kahkaha koyverdim. "Ayağı bu kadar 'aksayan' bir at görsem merhamet edip onu öldürür, sonra da çevredeki sokak köpekleri onu yiyip zehirlenmesinler diye leşi yakardım."
Sayfa 320 - ithaki yayınları - ufff kvothe nefes aldırmıyordu jdkdjfkldjf
·
19 görüntüleme
arzu okurunun profil resmi
Öne Çıkan Yorum
Bu seriyi görünce aşırı duygulanıyorum , yayınla artık be adam
summer okurunun profil resmi
ben daha ilk kitabı okuyorum ama gerçekten çok güzel bir kitap ve kaç yıl olmuş artık sahiden yayınlamalı... :(
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.