Gönderi

Tabii ki öncelikle kafanızı meşgul eden problematikler sizi yönlendirmeli. Kafanızda bilimsel takıntılarınız olmalı. Sonra o takıntıların peşinden gitmeli ve konularınızı ona göre seçmelisiniz. İlgilendiğiniz konuların kaynaklarını çok dikkatli bir biçimde okumak, sorgulamak gerekiyor. Satır aralarını okumak, yazılanlardan yazılmayanları sezmeğe çalışmak icap ediyor. İkinci aşamada mevcut modern literatürü olabildiğince- olabildiğince diyorum, çünkü muhakkak her zaman gözünüzden kaçabilenler olacaktır- eksiksiz bir şekilde taramak şart. Bu işlem sizin kaynaklara daha iyi nüfuz etmenize yardımcı olacaktır. Süreci aksi yönde de işletebilirsiniz. Yani önce modern literatürü tararsınız, sonra kaynaklara yönelirsiniz. İki yöntemin de kendine göre avantajları vardır. İşte bu sizin araştırma sürecinizdir. Bu arada bazı meseleleri meslektaşlarınızla tartışmak, onların görüşlerini almak da çok önemlidir; çünkü sizin fark etmediğiniz bazı noktalara dikkatinizi çekebilirler. Eskilerin dediği gibi, "el-ilmü bi'run ve'l-müzâkeretü delvuhâ", yani "ilim bir kuyudur, kovası tartışmadır". Ben bu söze çok inanırım. Yalnız, kimlerle görüşlerinizi paylaşacağınız, tartışacağınız önemlidir. Ardından bunların üzerine ben ne katkı yapabilirim diye düşünmeniz gerekir. Eğer bir katkı ortaya çıkacaksa o konuyu yazmak, aksi halde vazgeçmek lazım.
Sayfa 268 - Mehmet Salih Erkek, "Yetkin Tarihçiler Nasıl Çalışıyorlar?", TTK Yayınları
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.