İskenderiyeli astronom ve matematikçi Theon un kızıdır, bilimi ve zarafeti ile olduğu kadar güzelliği ile de ünlü olan bu filozof ve matematikçi Atina'da eğitim almış ve İskenderiye ye yerleşmiş, orada bir okul açmıştır.
İskenderiye de hristiyanlar ve olmayanlar arasındaki gerginlik ve çatışmaların öne çıkan ismi olarak görülen, eski aydınlanmanın temsilcisi olan Hypatıa, fanatik bir kitle tarafından kilisede vahşice öldürülüp, vücudu parçalanarak yakılmıştır.
* Yaşadığı karanlık çağa bir güneş gibi doğmuştu.
* Düşüncenin ve aklın cinsiyeti olmadığını tüm dünyaya ispatlarcasına; zekası, kişiliği ve düşünceleri ile tarihe yön verdi.
* Bütün engellere ve baskılara rağmen bir kadının tek başına bile dünyayı değiştirebileceğini gösterdi herkese.
Kin ve öfkenin bir kadına bu denli şiddetle yönelmesinin altında yatan neden kimin katında haklı bulunursa bulunsun vicdan katında asla yer bulamadı.
Hangi din böyle bir şeyi emreder?
Hangi insan böyle bir emri uygular?
* Her gününü son günü gibi yaşadı.
Çünkü hayatı boyunca hep ölüm tehlikesi ile yaşadı ve bununla yaşamayı öğrendi.
* İnsanlığa bıraktığı en önemli miras kişinin düşünme hakkını daima saklı tutmasaydı.
Her insanın düşünmesi ve bunun için gerekirse mücadele etmesi gerektiği idi.
Bu kısacık kitapla bu kadar dolu dolu bir metin okuduğum için ve Hypatıa gibi bir kadını tanıdığım için çok mutluyum.
Okumayı düşünen herkese keyifli okumalar diliyorum.