"(...) Zaten her şey unutulur. Fakat biz her şeyi gençliğe bırakacağız, o gençlik ki hiçbir şeyi unutmıyacaktır; ümmidi istikbalin ziyadar çiçekleri onlardır."
Çok gariptir ki, bu metin ve büyük adamın bu sözleri söylerken hemen hemen gözleri yaşarır gibi oldu. Doğrusunu söyliyeyim, benim de gözlerimden yaş geldi.
Ben de - Paşam, kim isterse unutsun, tarih ve gençlik bu yaratıcı dehanızı, bu vatana büyük ve tavsifi gayri kabil hizmetinizi asla unutmaz, dedim.
Paşa - Mesele ben değilim, vatandır, gittiğimiz yoldur, unutulmaması lazım gelen cumhuriyet ve rejimdir, dedi. Benim, senin, şunun, bunun ne ehemmiyeti var. Biz olmasak başkaları bunu yapmıyacak mıydı?
- Hayır, dedim, pek de öyle değil. Esasta haklısınız, fakat o başkaları nerede?.. O başkaları değil midir ki, bizi öldürtmek, vatanı parçalatmak ve kendi menfaatleri için namus ve vicdanlarını satmak yolunu tutmuşlardır!
Paşa: - Neyse bu meseleyi kapayalım. Bütün ümidim gençliktedir. Bunda müttefikiz değil mi? dedi.
- Evet, tamamiyle, cevabını verdim.
Sayfa 472 - Türk Tarih Kurumu