Gönderi

Lukaşin rüyasında savaşı görüyordu. Dar bir siperde uzanmıştı, çevresinde bombalar patlıyordu. Her dehşetli vınlamada kendisini yere atıyor, yüzünü kuru, dikenli, zengin kokulu toprağa dayıyordu. Her seferinde, bu kez gittim diyerek kendisini ölmüş sayıyordu. Aniden önünde gevşek bir toprak yığınının kımıldadığını, kabardığını gördü. Sonra bir kafa çıkmaya başladı. Lukaşin öyle korkmuştu ki, ölümü düşünmeyi bile bırakmıştı. "Hey! Syoma!" diyen bir kafa gördü karşısında, neşeyle ona göz kırpmıştı, "Ofiste çalışmaya ne zaman döneceksin?" diye sordu. Lukaşin bir çığlık atarak fırladı. Mariyka yanı başında durmuş korkuyla bakıyordu.
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.