Gönderi

Bu serseri ruh hali Bu azı çoğu yüreğe zarar sahipsiz geceler nerde olduğunu bilmeyen Sormaya çekinen kelimeler Bu günbatımı budala sonbahar Gittin gideli heryerde var Üstünkörü unutulmaya çalışılmış Yokluğun hariç herşeye alışılmış Yani sadece kabası alınmış Kalbin sadece durulanmış Ama hiç bir zaman akıllanmamış Hiç bir vakit gitmene razı olmamış Öylesine geçen günler Böylesini çok acıtmış Fikirler serin sularda Çokça ıslanmış Girilen her sohbet her muhabbet Cana zulüm yüreğe eziyet olmuş Sancısı saatlerce sürmüş Doktoru attaya gitmiş acılar Sürekli açılmış kurcalanmış Mütevazi bir hatıra defteri Bu yürek Yazlık serpil sineması Bilye arabam,misketlerim Birde dişime yapışan şekerler Bağlantı kablosu bu aşkın Hani gitmiştin Yine böyle bir zamandı Sadri alışık ölmüş Yılmaz Güney hastaydı İşte o gün akasya ağaçlarını Kesip yerine Çoki-ii evler yaptılar,tüm misketlerim kaybolmuş O eski sinema yıkılmıştı Tadı yok şimdi hiçbir şeyin Ne bilye arabam kaldı Ne misketler Nede akasyalar Yüreğimde çengelli bir iğneyle Kanattığım hatıran Dışarda budala bir sonbahar...
·
16 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.