Biz insanlar ne kadar da çok oyun oynuyormusuz meğer.. Bir de bunların büyük bir çoğunluğun kötü bir tarafı olunca okurken insana afakanlar basıyor resmen :) Oyunların sonuna doğru yaklaşırken ve tam "hiç iyi oyun yok mu kardeşim" diye sorduğunuzda önünüze "iyi oyunlar" bölümü çıkıveriyor fakat sadece 3-5 adet olduklarını ve içlerinden bir iki tanesinin alt yapısında yine bir kötü taraf olduğunu gördüğünüzde yeşeren umudunuz soluveriyor.. Neyse ki beni en çok etkileyen ve işime yarayacak, beni biraz olsun geliştirecek bilgileri 16.bölüm olan Özerklik bölümünde buldum. Özerklik için serbest bırakılması gereken 3 kapasiteden bahsediliyor: farkındalık, spontanlik ve yakın ilişki kurabilme kapasiteleri ;)
Uzun lafın kısası; psikoloji ile ilgilenenler mutlaka okusun. TA ve EYÇ kavramları ile tanıyıp sevdiğimiz Eric Berne amcamızın bu kitabı bana biraz ders kitabı gibi geldi. Okurken akmadı, keyif almadım, psikolojik oyunlar anlayabileceğim bir şekilde anlatılmamış, örnekler sıkıcı ve yetersizdi. Bu konuda uzmanlaşmış, esprili bir dili olan Türk bir psikolog ya da psikiyatrist oyunlara dair bir kitap yazarsa (ya da yazdıysa) okumak ve kendi toplumumdan oyun örnekleri görmek isterim.