Alan Watts
"Doğa" olarak tercüme ettiğimiz Çince ve Taocu terim tzu-jan'dır, spontan yani kendiliğinden olan anlamına gelir. Öyle pek de kendiliğinden olmayan, mekanikle ve insan eliyle yapılmış şeylerle alakalı olsalardı, otomatik veya otomotiv kelimelerini de kullanabilirdik. Tzu-jan olarak doğa, her şeyin bağımsızca, kendi başına gelişip
·
4 görüntüleme
Fikirleriniz doğru. Tzu-jan insan iradesini ya kabullenmiyor ya da "evrensel irade" veya tasavvuf diliyle ifade edersek "külli irade" (Yaratan'ın iradesi) içinde hapsediyordur anlaşılan. Modern bilim dahi özgür irade konusunda net bilimsel birşey söyleyememiştir. Ama insanda, doğanın "esiri" olmaya değil, onu kendi "esiri" etmeye yönelten bir iç itici bir güç vardır. Çin felsefesi konusunda gerçekten çok az şey biliyorum. İlgim bu yüzden :)
Kendiliğinden olan anlamında değerlendirdiğimizde, sanat kendiliğinden olan bir şey midir? Yoksa bir çaba mıdır? Doğayı taklit etme çabası mıdır? Kültür ve uygarlık da çaba değil midir? Evrende kendiliğinden olup biten şeyler tzu-jan ise, aslında insan türünün kendisinin bir seçim yapmadığını, bir şeyi istemediğini, tüm bunların da evrenin akıp gidişi olduğunu varsaymayı denersek, kendiliğinden olmayan bir şey olmadığını da düşünebiliriz belki. Ama akışına bırakmıyoruz, hep bir şeyler için çabalıyoruz, kontrol etme ve ilerleme çabasındayız. Uygarlık, kültür ve sanat da bu çabaların sonucu, bence...
Taoculuk hakkında yazılar, kitaplar okumak bana iyi gelmişti... Evrensel/bütünsel düşünmekle, bireysel düşünmek arasında çok fark var. Doğu felsefesi artık batı felsefesinden daha çok ilgimi çekiyor, batı felsefesi insanmerkezciliği, bireyciliği ve ahlakçılığı aşamıyor. Doğu felsefesi binlerce yıl önce aşmış.
Tzu-jan anlayışında kültür ve uygarlık nasıl değerlendirile bilinir merak ettim? Her halde sanat da Doğa'nın ta kendisidir?!
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.