Gönderi

266 syf.
7/10 puan verdi
·
28 saatte okudu
Öncelikle şu herkesin söylediği şey kesinlikle doğruymuş, kitap okuyucunun düşünce yapısına göre ütopya da olabilir distopya da. Benim için kesinlikle distopyaydı. 1984 benim için çok özel olduğu için kitabı genel hatlarıyla anlatıp iki kitabı karşılaştırmak istiyorum. Cesur Yeni Dünya’da insani herhangi bir duyguya yer yok. İnsanlar daha doğarken ne olacakları belli. Alfa, Beta, Gama, Delta ve Epsilon olmak üzere 5 tür var. Alfalar en zekiler epsilonlar ise en aptallar. İnsanlar şişelerde yetişiyor, normal doğum yok. Üreme yok. İnsanlar tam manasıyla laboratuvar ortamında üretiliyor. Üretim sırasında verilecek ilaçlardan oksijen seviyesine kadar her şey kontrol altında çünkü bu detaylar hangi tipte olacaklarını belirliyor. Bir embriyoya eksik bir iğne yapılması onun her şeyini değiştirebiliyor. Bebekken şartlandırılarak eğitiliyorlar ve başka hiçbir dünya bilmiyorlar. Alfalar iyi ki epsilon değilim derken, epsilonlar da iyi ki alfa değilim diyor. Herkese göre en iyi kendileri çünkü. Aile hayatı yok, birebir ilişki yok, anne - baba kavramı yok, sevgi sözcükleri yok. Hatta bu konular müstehcen ve barbarca sayılıyor , o kadar iğrenç ki lafı geçtiğinde bile hissettikleri şey kusma isteği oluyor. Cinsellik serbest, herkes herkesle istediği kadar birlikte olabilir. Hatta bir kişi ile uzun süre birlikte olmak garip sayılıyor. Bireyselliğe asla yer yok. Her şey toplum için. Herkes herkese aittir anlayışı var ve birisi ile yalnız kalmayı istemek bile aşırı derecede tuhaf. Cinsellik çocuklara çok küçük yaşlarda öğretiliyor, çocuklar cinsellik içeren oyunlar oynuyor. Distopyalar insanları rahatsız eder genelde evet ama bu kısım benim midemi bulandırdı. Çocuk ve cinsellik, bu iki kelimeyi yanyana distopya kitabında bile olsa görmek çok korkunç. Her şeyi yapabilme özgürlüğü var ama ruhsuzluk hakim. Herkes aşırı mutlu, dert ve tasa hiç yok. Çünkü düşünmüyorlar, düşünme yetileri yok. Birey hissederse toplum sendeler. Birçok insan yoldan çıkacağına tek bir bireyi yakmak yeğleniyor çünkü zaten bireyi üreten de onlar. Uyumsuzluk kesinlikle kabul edilemez. Herkes kurallara uymalı , somasını almalı ve mutlu olmalı. Hepsi sistem için varlar ve aksi düşünülemez. Soma dedikleri şeyi de mutluluk hapları gibi düşünebilirsiniz, bir miligramı bir dünyaya bedel. Dertlendin mi at bi yarım , hayat süper :) Polisler bile sorun yaşandığında havaya soma gazı sıkıyor, saniyeler içinde herkes melek. Kitabı daha fazla anlatmayacağım aslında güzel bir distopya. İlk 1984’ü değil de bu kitabı okusaydım ne hissederdim bilmiyorum. Hangisi daha korkunç derseniz benim için kesinlikle CSY. Ama hangi kitap daha güzel derseniz kesinlikle 1984, üzerine tanımam. 1984’ün baskı ve zulmüne karşı CYD’de mutluluk var. Robotsunuz resmen, doğduğunuzdan beri kim olacağınız , hayatınızın nasıl olacağı, kaderiniz, dış görünüşünüz , her şeyiniz belli. Başka hiçbir şey bilmiyorsunuz, bilmediğiniz için de her şey güzel geliyor. Ama 1984 öyle değil. 1984’te aklınız yerinde, düşünebiliyorsunuz , güzel olan bu. Düşünmek, yapay bir mutluluktansa mutsuz olmak. Yok olmaktansa yasaklı olmak ama yine de düşünmek. Gerçekten bunu yeğlerdim sanırım. 1984’te sürekli birileri sizi izlerken CYD’de buna ihtiyaç yok çünkü zaten şartlanarak büyüyorsunuz ve bir şeye karşı gelme fikriniz bile yok. Bir de 1984’ü okumak, Cesur Yeni Dünya’yı okumaktan daha kolay. 1984 akıp gidiyor okurken ama CYD öyle değil, bazen gerçekten itmeniz gerekiyor gitmesi için. 1984’ün sonu şok ediciydi, CYD’nin sonu ise standart ve tahmin edilebilir bir sondu.
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202161bin okunma
·
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.