Gönderi

"Hiç bir şey gerçek değil, her şey mübah." Alamut,hayal gücünün, heyecanın, kışkırtıcılığın, hırsları evrensel olarak herkesçe anlaşılabilecek karakterlerin ve bu karakterlerin hayallerinin, kusurlarının büyük bir başarıyla anlatıldığı bir eser. Gerek edebi gerekse muhteşem kurgusuyla 11.yyda Selçuklu egemenliğindeki İran'da olayların gelişimini, Şii_Sünni çatışmasını, insanların yabancı işgalcilere karşı nasıl bir tutum geliştirdiklerini görmekteyiz.Okurken Binbir gece masalları tadında bir yandan da yığınları etkileme biçimi hiyerarşik yapısı, diktatörlere yapılan göndermeleriyle tarihi bir roman niteliğinde. Romanda duygu bütünlüğü ana karakterlerin sessiz tavırlarıyla sezdiriliyor(istem dışı mimikler,bakışmalar,kaş çatmalar, vücut dili) bu da gerçeği daha güçlü biçimde ortaya koyuyor. Fedailer söz konusu olduğunda ideoloji, kızlar söz konusu olduğunda vazifeler,Hasan söz konusu olduğundaysa mantık ön planda. Alamut'u okumaya başlamadan önce Amin Maalouf'un Semerkant'ını okursanız olayları daha iyi yorumlayacağınızı düşünüyorum.Çok merak ettiğim ve iyi ki okumuşum dediğim bir roman oldu Alamut.
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.