Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İrem

İrem
@grizebra
Tek başıma çok mutluyum lütfen rahatsız etmeyiniz.
Avukat
19 Ağustos
14 okur puanı
Haziran 2017 tarihinde katıldı
Şimdi anlıyorum ki, hiçbir sanatçı yalnızca sanatıyla yetinmez. Yatsıyamayacağı bir ihtirasın tutsağı olur: Ün! Yargıç Wargrave
Sayfa 222
Reklam
"Hayatta kalıplar var... Ritimler. Bir hayatta kendimizi köşeye kısılmış hissettiğimizde, hüznün, trajedinin, başarısızlığın ya da korkunun, tek bir varoluşun ürünü olduğunu düşünmek çok kolay. Yalnızca yaşamanın değil, belli bir şekilde yaşamanın sonucu olduğunu düşünmek. Demek istediğim, acıya karşı bağışıklık kazanmamızı sağlayacak bir yaşam tarzı olmadığını anlasak, her şey çok daha kolay olurdu. Mutluluğun doğasında acının da olduğunu. Biri olmadan öbürünün de olmayacağını. Tabii ki farklı düzeylerde ve miktarlarda. Ama hiçbir hayatta sonsuza kadar saf bir mutluluk içinde olamayız. Öyle bir hayat olabileceğini düşünmek ancak yaşadığımız hayattaki mutsuzluğumuzu büyütmeye yeter."
Sayfa 177
"Aşktan korkmak yaşamdan korkmaktır ve yaşamdan korkan herkes dörtte üç ölmüş demektir," diye yazmıştı Bertrand Russell.
Sayfa 36

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Voldemort de, Harry. Her şeyin gerçek adını söyle. Bir şeyin adından korkarsan, kendisinden daha çok korkmaya başlarsın.
Sayfa 262 - Albus Dumbledore
Düzenli bir kafa için ölüm de büyük bir serüvenden başka bir şey değildir. Biliyor musun, pek de öyle harika bir şey değildi Taş. Dilediğin kadar para, dilediğin kadar yaşam! Birçok insanın hemen isteyeceği iki şey -asıl sorun,insanların kendileri için en kötü şeyleri isteme tutkuları.
Sayfa 262 - Albus Dumbledore
Reklam
İyiyle kötü diye bir şey yoktur, güç vardır sadece, bir de o gücü elde edemeyecek kadar zayıf olanlar...
Sayfa 256
Düşler dünyasına dalıp gerçek dünyayı, yaşamayı unutmak doğru değildir, bunu unutma.
Sayfa 190
Bir tatlı tebessümün bin vuslata bedel olması mümkün mü diye düşünüyor Recep.Hele ikişer üçer günlük bedensel birlikteliklerin aşk diye tanımlandığı günümüzde... Uzun sevdalara sabrı yok insanların. Bir tatlı tebessümle yetinmekse, her baba yiğidin harcı değil! Eskilerde kalmış o platonik aşklar...
Sayfa 277
" Çok istediğin bir şey olmazsa, boşlukta asılı kalırsın! "
Sayfa 196
"...Analar taht verirmiş kızlarına, ama baht veremezlermiş! Öyle duymuş büyüklerinden. Garip bir şekilde, tahtın ve bahtın birbirini arayıp bulan benzer kavramlar olduğunu düşünüyor. Baba evinde değerini bilip tahtını verirsen koca evinde de bahtı açık olur kızının..."
Sayfa 78
Reklam
"Ne Faslı be abi!"diyor içinden. "Ayakkabılarıma bulaşanın ne olduğunu sor önce. Mezarlık çamuru o! Bilir misin nasıldır mezarlık çamuru? Aha böyle boz renkli, sıvaşık, yapışkan... Orada yatanların ruhlarından kopan haykırışlarla ağdalaşmış. Bugün ablamı gömdüm ben. Kürek kürek Toprak attım üstüne. Canım ben yarın orada kaldı... Sen hiç ablanı gömdün mü abi?
Sayfa 12
Birçok insan gibi bir acıya karşılık kendimi koruyabilmek için diğer acıları ayaklandırıp onları kalkan gibi kullandığımı daha sonra fark edecektim.
Bazen, kalbin açılabilmesi için kırılması gerekir.
Sayfa 14
Ayrıca aradığımız şeyden bizi alıkoyan, arayışla ilgili bir şey daha var. Sürekli dışarıya bakarsak, hedefe ulaşımızı fark etmeyebiliriz. Kendi içimizde değerli bir şey meydana geliyor olabilir fakat eğer uyumlu değilsek ve odaklanamazsak kaçırabiliriz.
Sayfa 8
O zamanlar fark etmediğim şey, acı veren bir şeye direndiğimiz zaman sıklıkla kaçınmaya çabaladığımız acının süresini uzattığımızdı. Bu şekilde yaparak sürekli acıya zaman aşımına uğratırız.
Sayfa 8
42 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.