Yürek sevdaya düşende
Har içinde buz olurmuş
Yürüdüğün çöl içinde
Bastığın kum gül olurmış
Gözleri gelince aklına
Hasret düşer bağrına
Cehennemin ortasında
Yürek yanar kül olurmuş
Gezersin gündüz gece
Mecal kalmaz dizlerinde
Çalınca o eşsiz nağme
Gönül saza tel olurmuş
Durup durup gülümsersin
Hüzünlenip yaş dökersin
Kimse sormaz ne haldesin
Sevda çeken del olurmuş
Selçuk