Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
son hece
Gel ey kanımın son hecesi, gel konuşalım Konuşmaktan başka bir şey yaptığım yok son günlerde haftalarda aylarda yıllarda Elimden gelen bu diyemem, uçurumlara iteler o zaman o eller beni Görmedim duymadım bilmedim, desem kör olur gözlerim kulaklarım sağır, bilincim yitik Sanki o derin kuyulara bağırmak için doğdum Saçımın son teli, gençliğimin güzü Yaşamadım desem yalan, yaşadım desem ölüm aklıma gelir Güneşinin yolunu şaşırmış bir günebakan Bir tek hücrem kaldı yıkılmayı bekleyen Bedenim şarapla yüklü bir gemi değildi Körler sağırlar ozonla silinmiş bellekler arasına düştü yolum Yorgun değilim desem yalan, yorgunum desem yenilgi Henüz kınından bile çıkmadı kılıcım Kırbacım toprağa bile değmedi Savaşım kalbimin varoşlarında dolanır durur Damarlarıma ateşten mazgallar ördüm Demişler ki ne kadar da dilsizmiş bu adam Gel ey kanımın son hecesi, alyuvarlarımı akyuvarlarımı saymam… Artık konuşmam...
Sayfa 419 - Kırmızı Kedi Yayınevi, İkinci Basım, Ekim 2017
Gel ey kanımın son hecesi, gel konuşalım Konuşmaktan başka bir şey yaptığım yok son günlerde haftalarda aylarda yıllarda Elimden gelen bu diyemem, uçurumlara iteler o zaman o eller beni Görmedim duymadım bilmedim, desem kör olur gözlerim kulaklarım sağır, bilincim yitik Sanki o derin kuyulara bağırmak için doğdum Saçımın son teli, gençliğimin güzü Yaşamadım desem yalan, yaşadım desem ölüm aklıma gelir Güneşinin yolunu şaşırmış bir günebakan Bir tek hücrem kaldı yıkılmayı bekleyen Bedenim şarapla yüklü bir gemi değildi Körler sağırlar ozonla silinmiş bellekler arasına düştü yolum Yorgun değilim desem yalan, yorgunum desem yenilgi Henüz kınından bile çıkmadı kılıcım Kırbacım toprağa bile değmedi Savaşım kalbimin varoşlarında dolanır durur Damarlarıma ateşten mazgallar ördüm Demişler ki ne kadar da dilsizmiş bu adam Gel ey kanımın son hecesi, alyuvarlarımı akyuvarlarımı saymam... Artık konuşmam...
Sayfa 419
Reklam
Görmedim duymadım bilmedim, desem kör olur gözlerim kulaklarım sağır, bilincim yitik Sanki o derin kuyulara bağırmak için doğdum Saçımın son teli, gençliğimin güzü Yaşamadım desem yalan, yaşadım desem ölüm aklıma gelir Güneşinin yolunu şaşırmış bir günebakan Bir tek hücrem kaldı yıkılmayı bekleyen Bedenim şarapla yüklü bir gemi değildi Körler sağırlar ozonla silinmiş bellekler arasına düştü yolum Yorgun değilim desem yalan, yorgunum desem yenilgi
Sayfa 419 - son heceKitabı okudu
“ Nurşan, sorum yüzümdü.” “ O güzel bir yüzle uyusun, ben bu yüzle bu gece de uykusuzum.”
Günebakan
"Sana tüm bunları yapan benken, ben nasıl böyle öldüm de sen sağ kalabildin?" "Ölse miydim Korhan?" Sorum onu bir adım geri atmaya zorlarken bana pişmanlığın resmini çizmiş gibi baktı. "Ben her şeyi öğrendiğim gece zaten mezarın kırk kat dibine girdim, sonra oradan kendim kara zorla çıktım. Geldin karşıma geçtin, o mezarın içinde kalmadım diye bana hesap mı soruyorsun sen?" "Ben sensiz öldüm, sen neden yaşıyorsun Nurşan?"
Sayfa 140Kitabı okudu