Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tam karşısındaki güneşin batışı,cehennemin yok oluşu gibiydi.
Sayfa 180Kitabı okudu
Reklam
Güneşin doğuşu da, batışı da bir başkadır Tanrı dağlarında
Kelime anlamı itibariyle Mağrib “güneşin battığı yer“ demek olduğu için, Müslüman dünyasının batısı, bir bütün halinde Mağrib olarak değerlendiriliyor.
Güneşin batışı çok güzel olurmuş, öyle mi? Ben hiç görmedim batışını. Doğuşunu da görmedim.
Sayfa 53 - CanKitabı okudu
Insan neye gönül bağlasa hiçbirisi durmuyor. Hepsi akip gidiyor, güneşin batışı gibi batıp gidiyor.
Sayfa 173Kitabı okudu
Reklam
Basit şeyler isteyince, basit şeylerden zevk almaya başlayınca, anlıyorum ki aşık olmuşum. Güneşin batışıysa güneşin batışı! Dolunaysa dolunay!
Âdem (as) Cennet'te kalış süresi
Âdem (as), cennette; ikindi ile güneşin batışı arasındaki zaman kadar kalmıştı ki, bu süre, dünya günlerinden 130 yıla eşitti.
Güneşin batışı esnasında, güneşten gelen ışık demetinin kat ettiği yol atmosferde daha fazladır ve bu esnada toz partikülleriyle daha çok karşılaşır ve bu sebepten dolayı da kırmızı- turuncu ışık daha çok saçılmaya uğrar ve güneş batarken kırmızı- turuncu görünür. Bu saçılmaya da Mie saçılması adı verilir.
Sayfa 42 - Hiperyayın, 2021Kitabı okuyor
"Batı" kelimesine baktığımızda farklı birtakım sorunlarla karşılaşıyoruz. Öncelikle kelimenin modern zamanlarla yaşıt olduğunu ifade edelim. Her ne kadar "occident" (batı) kelimesi "güneşin battığı yer" anlamında Avrupa dillerinde XIV. yüzyıldan beri kullanılıyorsa da, kelimenin modern mânasını XVIII. yüzyıldan itibaren kazanmaya başladığını görüyoruz. Öte yandan "occident" kelimesinin ifade ettiği coğrafi Batı, "Asya'nın batısı" anlamını da taşıyor. Ortaçağ'da Avrupa kendisini "Asya'nın batısı" olarak görmekteydi. Bu mânada Batı diye müstakil bir coğrafyadan bahsetmek mümkün değil.
Sayfa 26
Reklam
Güneşin batışı tüm balıklar için zor bir vakittir.
Güneşin batışı çok güzel olurmuş, öyle mi? Ben hiç görmedim batışını. Doğuşunu da görmedim.
başka hangi renklerde güneşin batışı
çok ilginç gerçekten tüm bu olanlar olamayışlar. insanın kendi elleriyle ördüğü duvarlar falan. bir çağı kapatıp yenisini açan şeylerle oturuyoruz ... mesela kaç çeşit batar güneş ve nerelerinden batının doğunun bazı şehirlerinin başına bazı isimler takmışlar batılar üzgün. onlar yeterince kahramanlık yapamamışlar bazıları epey yaralı, bazılarının yanına yaklaşılmıyor gururundan biraz yoruldum. canım az. kırmızıya dönüyor gözlerimin bazıları ben nuri bilge ceylan dördümüz oturuyoruz. insanın açmazlarından bahsediyoruz bakıyoruz içimize aaaa her şeyi kendimizle alakalı sanıyoruz hırslarımız kocaman kelebekleri falan kurutuyoruz avuçlarımız sıkmak ilginç geliyor bana öpüşmenin icadı, ilginç değil mi üst üste tekrar edildikçe anlamın kaybolması bazı denizlerin üzerinde gökyüzleri var mesela yeşil batsın olsun ne olacaksa
“ağlamama gelince boşverin. ikide bir neden ağladığımı kendim de bilmiyorum. duygularım, izlenimlerim acı veriyor bana. bulutsuz, donuk gökyüzü, güneşin batışı, akşamın o sakinliği.. -niçin bilmiyorum- bütün bunlar bir hüzün çöktürdüler içime, doldum, ağladım. ama niçin yazıyorum bütün bunları size? öyle zor ki bir daha anımsamak, anlatmak. sanırım anlarsınız beni”
“..Kız "Gökyüzünün güzelliğine bak... güneşin batışı ne hoş... ahh bak bir çiçek açıyor, gördün mü ne güzel!" demiş. Delikanlı eğilmiş çiçeği koparmış ve kıza vermiş... tatlı­lıkla bakışmışlar... Burunlarına öpücükler kondurmuş­lar... mutlulukla gülümseyip" İşte duygusallık bu, işte aşk bu olmalı!" demişler.”
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.