Oysa günümüz aşkları nasıl da bağırgan: '' Beni sev! Beni sev!'' Gerçek aşk sevilme ihtiyacının üstündedir, talep etmemeyi de bilmektir. Aşkın hakikati, aşığın susuşundadır, çektiği çilede, düştüğü çöldedir.
Kemal Sayar
Kemal Sayar
Oysa günümüz aşkları nasıl da bağırgan: '' Beni sev! Beni sev!'' Gerçek aşk sevilme ihtiyacının üstündedir, talep etmemeyi de bilmektir. Aşkın hakikati, aşığın susuşundadır, çektiği çilede, düştüğü çöldedir.
Kemal Sayar
Kemal Sayar
Reklam
İnci Aral
"Günümüz aşkları tatlı ve geçici olarak yaşanıyor. Eskiden bir gelecek tahayyülüydü aşk. Şimdi öyle değil. Bu da, çok fazla iletişimden ileri geliyor. Her an ellerimizde telefon veya bilgisayar, kolayca ulaşıyoruz. Ve çok fazla birlikte oluyoruz. Çok fazla her birimiz ötekinin ne yaptığını biliyoruz. Günde 4-5 kere telefon etmiyorsan birisine, öbürü tuhaflık varmış, sevilmiyormuş gibi yaşıyor. Çok çabuk keşfediyoruz karşımızdaki insanı ve keşfedince de bitiyor. Kimdir, nedir, ne değildir? Bu yüzden de sık sık partner değiştiriyoruz. Derinleşemiyor sevgi ve aşk, yüzeyde kalıyor. Çağa uygun ya da çağın dayattığı imgeler ve yeni modalarla yaşanıyor aşk. Cinsellikte hedefe varmak eskiden daha zahmetliydi. Dişi tarafı özellikle daha tedbirliydi. Şimdi birlikte olmak çok kolay. Bunu eleştirerek söylemiyorum. Bu güzeldir ama eros aradan çekiliyor. En güzeli ve en iyiyi bulma, onda karar kılma, birlikte olunduğunda çok büyük haz alma.. Bu duyguları kaybediyoruz. Karşımızdaki insanı yeterince tanımadan, yeterince konuşmadan, ki konuşamadığımızı düşünüyorum, kitapta (aşkın güzelliği) dediğim gibi karanlık odalara kapanıp sevişiyoruz. Olması gerektiği aşklar yok mu? Elbette var, ben genelden bahsediyorum."
Oysa günümüz aşkları nasıl da bağırgan: '' Beni sev! Beni sev!'' Gerçek aşk sevilme ihtiyacının üstündedir, talep etmemeyi de bilmektir. Aşkın hakikati, aşığın susuşundadır, çektiği çilede, düştüğü çöldedir.
116 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.