Gülnare
ben, yıpranmış sokaklar ortasında avare
sen, kırgın bir ülkenin süreyyası: Gülnare
honçalı novroz gelir; bir de siyah ve sarı
dalgalanır göklerde bir kuşun kanatları
her nağme, dudağında çarpılmış karanfil
sana tutkun atlılar şimdi yorgun ve sefil
göğsünde, kıskandığım bir rüyadır kırmızı
nerdesin, ey masallar ülkesini son kızı
dokunmuyorsa kalem
ben, yıpranmış sokaklar ortasında avare
sen, kırgın bir ülkenin süreyyası: Gülnare
honçalı novroz gelir; bir de siyah ve sarı
dalgalanır göklerde bir kuşun kanatları
her nağme, dudağında çarpılmış karanfil
sana tutkun atlılar şimdi yorgun ve sefil
göğsünde, kıskandığım bir rüyadır kırmızı
nerdesin, ey masallar ülkesini son
cingıl bayy..
"Korona virüs herşeyi elimizden alınca geriye bir ağaç süsleme zevkimiz kaldı " bir tane haber kanalı böyle girmiş konuya :) şaka gibi. Rapörtajda ise yılbaşı için ağaç alıp almayacagi sorulunca, hiç kimse de ben almıyorum dememiş, borcum var dememiş her yerde aradığını söylemiş.. :) ağaç kıtlığı varmış şuan :) bir kapalı teyzem de diyor ki, "bize de komşu verdi, onu süsliycez " sorsan iki ağaç dikmemiş insanların, tek zevki ağaç süslemek olmuş. Sosyal medya diye birşey olmasa yapan kişilerin çoğunun yapacağını düşünmüyorum. Bir paylaşım için "kim bir kavme benzerse, onlardandır" hadisini karşımıza almaya gerek var mı gerçekten ? Niyet falan bahane bu arada :) mâdem çok iyi niyetliyiz, hayrımız bol olsun. Madem süslemek süslenmek istiyoruz kalbimiz ne güne duruyor :) hem de her gün süslemeye müsait..
Hepinize el salladım - Adamlar
Atlar düşer, krallıklar yıkılır, kuşlar göçer, senden naber?
Tek mevsimlik çiçek gibi açıp solan neyin peşinde var mı haber?
Zor zamanlar olur nasıl çıkarsan içinden omurgan öyle şekillenir
Beni sorarsanız bazen cennet yeri, bazen cehennemin dibi evim gibi, evim gibi
#Kitapyorumu
#EylülYorum
#EvdeKalKitapOku
Gülsüm Ayışığı
#KayıpÇocuk
Halime her zamanki gibi erken kalkıp kahvaltıyı hazırladı. Masaya ilk gelen biricik oğlu Yiğit'ti.Güzel sohbet eşliğinde kahvaltı ederken Yiğit anne birşey sormak istiyorum sana dedi.Halime bir eksiğin mi var paşam dedi.Bilgisayarda sorun var dedi oğlu.Yaptıralım oğlum dedi Halime.O kadar vaktinin olmadığını yarın sınavının olduğunu söyledi Yiğit.Peki ne yapacağız dedi Halime.Bu akşam Hilmi'lere gidip geç vakte kadar ders çalışmak istiyorum bu sınav çok önemli babama ben söyleyemem sen söyler misin anne dedi Yiğit.Yiğit'in izin istemesiyle bir ateş düştü Halime'nin yüreğine.Gündüz olsa neyse ama gece olması hoş değildi.Yiğit ayağa kalktı bak anne ben büyüdüm artık güven bana diyordu. Ama her anne gibi Halime de tedirgindi.Nede olsa hergün olan olaylar yayınlanan haberlerden dolayı dışarısı çokta güvenli değildi.Halime Yiğit'i okula uğurladı bu onu son görüşü, son öpüşü ve ona son sarılışıydı.Öğleden sonra telefon açıp izin işini garantiledikten sonra okuldan Hilmi'lere geçmek için çıktılar.
Ama o gece Yiğit eve gelmedi.
Yiğit'e ne olmuştu?
Neler yaşamıştı da eve dönememişti?
Sokak sokak Halime ve eşi Hasan'la Yiğit'i arayacak her sayfada bir haber alacaklar mı bir ip ucu bulunacak mı diye hüzünle okuyacağınız onlarla kederleneceğiniz yaşanmış bir hikaye. Herkese tavsiye ediyorum.Yazarımızın kalemi daim yolu açık olsun inşallah.💐📖☕🌹