Teyze'nin duası.
Trene binerken iki büklüm, yüzü kırışıklarla dolu ama bembeyaz, melek gibi bir teyze vardı yanımda. Ürkek ürkek benden tarafa bakıyordu ama ben ne zaman bakışlarımı ona doğrultsam hemen gözlerini kaçırıyordu. O söylemeye cesaret edemiyordu ama ben anlamıştım meramını. “Teyze elimden tut hadi! Ben yardım ederim sana binerken, ver o valizi de” dedim. O ürkek bakışlar; gözlerindeki ışıltı ile yüzünde melek gülüşüne evriliverdi birden. Eski, tokalı, kahverengi valizini de ben aldım elime, zaten benim sadece sırt çantam vardı. Bir de beyaz poşetim. Üçüncü vagondaydı yerleri. Kocasının kulağındaki işitme cihazını arkalarından valizi taşırken gördüm. O yüzden amca konuşamamış benimle, teyzem de utancından seslenememiş belli ki. Koltuklarını bulduk oturttum yerlerine. “Siz otura durun, ben de şu valizleri yerleştireyim” deyip valizler için boş yer aramaya başladım. Vagonun sonunda kapının yan tarafında bir boş yer buldum valizler için. Valizleri oraya yerleştirip tekrardan yanlarına döndüm. “... Gayril magdubi aleyhim veleddalin. Âmin” dedi, yüzünü avuçlarıyla sıvazlarken. “Teyzeciğim bir isteğin olursa ben arada dolaşır, gelirim yanınıza” dedim. “Ah guzum! Allah senden razı olsun, tekerine daş değmesin inşallah” dedi. Gülümsedi bana, elini öptüm, döndüm kendi vagonuma gittim. Ama teyzenin sesi vagona yayılmaya başlamıştı. “Pek bi iyi oğlanmış; yardım ediverdi bize, bekâr mı acaba? Sormadım tüh. Bizim de alt komşunun kızı var okulu yeni bitirdi, öğretmen oldu.” cümlenin sonunu duyamayacak kadar ilerlemiştim. Bu sefer de ben gülümsedim...
Sayfa 15
Hadi bi cesaret :))
Zengin olsun fakir olsun, insanlar bu dünyanın ne kadar boş olduğundan, mutsuz olduğundan, ölümün tek gerçek olduğundan bahsediyor, bu anlamsız dayatmaların anlamsızlığını kavrıyorlar, kurdukları hayaller ile yaşadıkları hayatın alakasızlığını görüyorlar. Hayallerinde farklı bir dünya kuruyorlar ancak cesaretleri olmadığı için, sahip olduklarının esiri oldukları için eyleme geçemiyorlar ve düzene uymaya devam ediyorlar. Ancak her şeyimizi, tüm umudumuzu kaybettiğimizde gerçekten özgür olabiliriz ve hayatlarımız için bir şeyler yapabiliriz. Anarko Nihilizm.
Reklam
Sen benim içimdeki büyük yangınların adı Ben senin gecendeki mavi ya da günündeki sarı Sen benim şehrimdeki bütün sokakların adı Ben senin yüzündeki çizgi ya da dünündeki anı Hadi kalk gel, bul bi' bahane Birazcık heves, biraz cesaret İlk günkü gibi duruyor hala Kalbin ömürlük bende emanet Hadi kalk gel, bul bi' bahane Birazcık heves,
Hadi bi cesaret...
Hepimizin hayatında korkular, endişeler var. Bu korku ve endişeler çoğunlukla yapmak istediklerimizin önüne geçiyor. Eğer bu korkular olmasaydı, sınırsız cesaretimiz olsaydı ne yapmak isterdik?
213 öğeden 141 ile 150 arasındakiler gösteriliyor.