Yusuf Hayaloğlu
Yusuf Hayaloğlu şiirlerini mi yoksa Ahmet Kaya'nın şarkılarını mı okudum? Anlayamadım. Ya da başka bir deyişle Yusuf Hayaloğlu olmasaydı ya da Yusuf Hayaloğlu'nun kardeşi Gülten Hayaloğlu ile Ahmet Kaya evlenmeseydi Ahmet Kaya yine Ahmet Kaya olur muydu? Bilmiyorum. Bu şiir kitabının neredeyse tamamına yakını Ahmet Kaya'nın türkü formunda okuduğu şiirlerden oluşuyor, kitabın içindeki şiirlerin hepsi nesir ve serbest nazım formunda yazılmış zaten ondan dolayı şiirden daha çok şarkı sözüne benziyordu. Genel olarak satırlar gurbet, hasret, aşk acısı gibi duygusal temalar üzerine yazılmış ve güzellerdi ben beğendim ve şu da var zaten biz bu şiirleri çoğu zaman zaman türkü olarak dinlemişiz... Biraz da ölçülü uyaklı olsa 10/10 şiir kitabı olabilirdi ama bu haliyle bence 8/10...
Bazı sevdiğim şiirleri ve türkü hallerini buraya bırakıyorum...
youtu.be/PEGpdpy_MHU?si=...youtu.be/PTl7H0kDp1M?si=...youtu.be/QZMnx95myFA?si=...
Beni düşün, şehre her yağmur yağdığında,
Islak ve kırılgan bir türkünün içinde...
Göğsünden dudaklarına doğru,
Sancılı bir isyan kabardığında;
Bastırarak kalbini avuçlarınla
Sesini okşadığımı bil!..
Kan kızılı bir gelincik seherinde,
Sırtıma kahpe bir hançer indiğinde,
Ve bu gencecik ve bu hemencecik ölüm,
Çığırtkan bir gazete başlığında,
Çığlık-çığlık sana kavuştuğunda,
Beni düşün...
Beni düşün, unutma...
Kar yağarken mor dağların ucundan,
Sol yerine sessiz bir iniltiyle,
Yastığın yüzüne yaşlar dökerek,
Ve akşamdan gizlice bir ah çekerek,
Beni düşün...
Beni düşün, unutma...
Beni düşün bir kavganın içinde;
Helal bir ekmeğin peşinde...
Ve kurtlardan arta kalmış yüreğimin,
Can çekişen o son parçasını da
Sana sakladığımı bil!..
En umarsız, en mutsuz gününde,
Bağrına bir yumruk çökeldiğinde,
Ve dağların mazlum ateşi,
O güzelim saçlarına,
Cayır-cayır yanıp ulaştığında,
Beni düşün...
Beni düşün, unutma...
Ay doğarken bir söğüdün ardından,
Göl yüzünde sisli bir esintiyle,
Akşamın göğsüne hüzün serperek,
Ve yağmurdan geceye
Çiçekli perdeler çekerek,
Beni düşün...
Beni düşün, unutma...