Selamlar, ben Leyla.
Ben bu kitabın aynı isimde uyarlaması olan filmini aylar önce izleyip üstüne unutup yeni bir şeymiş gibi kitabı okumaya başlayıp, okurken yavaş yavaş filmden sahneler zihnimde belirdiği için okurken hiç zevk almadım. Elimde süründü resmen ancak bu benim kişisel problemim ve sizi bağlamaz, o yüzden bu kitabı okuduğunuzda şoklardan şoklara sürüleneceğinize eminim.
Rutin ve yalnız bir hayat yaşayan bekar anne Louise, barda tesadüfen tanıştığı bir adamla yeniden kalbinin attığını hisseder. Alkolün verdiği yetkiyle öpüşürler ve sakince oradan ayrılırlar. Ertesi gün işe gittiğinde patronu David ile tanışır ve evet, o adam dün gece barda öpüştüğü adamın ta kendisidir ve yanında karısı vardır. Aklı başında her kadının yapacağı gibi profesyonelce David’den uzak durmaya çalışır ancak yakışıklı patronu Louise’den gözünü alamıyordur.
Louise, oğlunu okula bıraktığı gün bir kadınla çarpışır ve peri kadar güzel olan bu kadın ona bir kahve içmeyi teklif eder. Bu kadın David’in karısı Adele’dir ve bir arkadaşa çok ihtiyacı vardır. Üstelik bu iki genç kadın yeni oluşan arkadaşlıklarından oldukça keyif almıştır. Louise, bu çiftin etkisinde kaldıkça aklı çözülemeyen sırlarla dolup taşmıştır. Adele neden kocasından bu kadar korkuyordur? Bilmemesi gereken şeyler hakkında neden bu kadar fikri vardır. KABUSLARIN BU İŞLE NE İLGİSİ VAR FİRDEVS HANIM?
İsmail Cem Akkaş kaleminden 
Ben Nazar kitabının yorumu ile geldim
Nisan ayının bir diğer kitabı ile sizlerleyim. 2023 basımlı 328 sayfadan oluşup, gerçek yaşam hikayeleri ne kadar canınızı yakıyorsa bu kitap iki katı yakacak diyebilirim. Gerçekler acıdır...
Bu kitap sahipsiz, köksüz, kimsesiz, ülkesiz yani bir insana
