Mağlup mu desem, mahçup mu?Ama ikisi de değil,
Ben garip, sen güzel, dünya mutlu... Öyle tuhafım bu akşamüstü.
Bu sözüyle başlamak istiyorum öncellikle incelemeye, hepsi birbirinden güzel zaten. hangisini yazsam diğerinin boynu bükük olacaktır. Şiir okumayı çok severim, bu kitabıda bir türlü okumak nasip olmamıştı .PDF olarak okudum, ama kitap olarakta elime alıp, defalarca okuyacağım ,buna emin olabilirsiniz. Tekrar tekrar okunacak bir kitap. Nazım Hikmet'ten sonra benim için Ahmed Arif gelir. Şiirlerinde 68-78 kuşaklarının memleket ve halk
sevgisini, isyancı ruhunu ve başkaldırı etiğini simgeliyor. Şiirlerinde mertlikten adamlıktan ve yüreklilikten bahsediyor. Sevda , özlem ve öfkeyle döküyor kağıda cümlelerini . "Terk etmedi sevdan beni diyor ." karşılıksız kaldığı sevdiğine. Bir insan acı çekti mi , sözcükleri bu taştan geçmeden şiire giremezmiş.Ahmed Arif Acı'yı öfkeye dönüştürdü.
"Hırsla çakarım kibriti,
İlk nefeste yarılanır cıgaram,
Bir duman alırım, dolu,
Bir duman, kendimi öldüresiye.
Biliyorum, "sen de mi?" diyeceksin,
Ama akşam erken iniyor mahpusâneye.
Ve dışarda delikanlı bir bahar,
Seviyorum seni,
Çıldırasıya..."
Kitabın içeriğinden pek bahsedemedim daha çok tavsiye ve ne kadar beğendiğimden bahsetmişim.d İlk defa bir inceleme yaptım o yüzden olabilir(: istediğim gibi olmadı ama sürç-i lisan ettiysem affola. Teşekkür ederim okuduğunuz için. Kitabı okumadıysanız henüz, geç bile kaldınız diyebilirim. Okumanızı çok tavsiye ederim. Mutlu kalın, kitaplarla kalın.
İyi ki kitaplar var...