Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
'' Her olağan durumu olağanüstü göstermek kolaydır, yeter ki onu kaderin bir cilvesiymiş gibi düşünün. ''
'' Az çok gelişmiş, düşünen bir topluluk haline gelmek istiyorsanız, yeterince uzun istikrar dönemleri içeren çok uzun bir olaylar zincirinin doğru ucunda olmalısınız. ''
Reklam
'' Newton şüphesiz tuhaf bir adamdı. Cin gibi zekiydi elbette, ama aynı zamanda yalnız, neşesiz, paranoyak sayılabilecek kadar pimpirikli, dalgınlığıyla ünlü biriydi. ''
Tehlike yok
Süpernovalığa aday olan yıldız, kendi Güneş’imizin on ila yirmi katı yoğunlukta olmalıdır. Ama bizim” bunun için gereken yakınlık ve boyutta hiçbir komşumuz yoktur. Evrenin büyüklüğüne ne kadar şükretsek azdır.”
Zaman yoktur. Zamanı doğurabilecek bir geçmiş de yoktur.
Radyasyon gerçekten de öyle zararlı ve kalıcıdır ki, şimdi bile Madam Curie'nin 1890'lardan kalma notlarına dokunmak son derece tehlikelidir. Kendisine ait laboratuvar kitapları kurşun-astarlı kutularda muhafaza edilir ve onları görmek isteyenlerin koruyucu giysiler giymeleri gerekir.
Reklam
Her canlı varlık, aynı orijinal planın dikkatle işlenmiş bir çeşitlemesidir. İnsanlar olarak yalnızca nicelik farklılıklarından ibaretiz: Her birimiz, 3.8 milyar yıl öncesine uzanan, köhne bir tanzim, adaptasyon, modifikasyon ve ilahi onarımlar arşiviyiz. Ne gariptir ki, sebze ve meyvelerle bile yakın akrabayız. Bir muzun içinde olup biten kimyasal fonksiyonların neredeyse yarısı, sizin içinizde olup biten kimyasal fonksiyonlarla temelde aynıdır. Şunu ne kadar tekrarlasak az: Bütün canlılar birdir. Bu cümle, gelmiş geçmiş en derin gerçektir ve galiba sonsuza dek öyle kalacaktır.
Sayfa 363Kitabı okudu
Hatta, ilkel bulup burun kıvırdığımız bazı organizmalar, insan ırkına parmak bir hücresel örgütlenme düzeyinden yararlanıyor. Bir süngeri kalburdan geçirerek hücrelerine ayırdıktan sonra hepsini bir solüsyona atarsanız, hücreler gerisingeriye bir araya gelerek yeni baştan sünger halini alır. Bunu onlara kaç defa yaparsanız yapın her defasında inatla bir araya geleceklerdir. Çünkü sizin gibi, benim gibi ve başka her canlı gibi onların da tek bir karşı konulmaz dürtüsü vardır: varlıklarını sürdürmek.
Sayfa 333Kitabı okudu
Bağırsak ve geniz yollarınızı tıka basa dolduran, tüylerinize ve kirpiklerinize tırmanan, gözlerinizin üstünde yüzen, diş minelerinize kuyular kazan daha trilyonlarca bakteri vardır. Sırf sindirim sisteminiz bile en az dört yüz türden, yüz trilyonu aşkın sayıda mikrop barındırır. Bazıları şekerlerle, bazıları nişastalarla meşgul olur, bazılarıysa diğer bakterilere saldırır. İnanılmaz sayıda bakterinin, mesela her yerde hazır ve nazır olan bağırsak spiroketlerinin saptanabilir nitelikte hiçbir fonksiyonu yoktur. Anlaşılan sırf hoşlarına gittiği için sizi mesken tutarlar. Her insan vücudu 10 katrilyon civarında hücreden oluşur. Buna karşılık, yaklaşık 100 katrilyon bakteriyel hücre barındırır. Kısacası, onlar bizim büyük bir parçamızdır. Bakterilerin gözünden bakıldığındaysa elbette biz onların gayet küçük bir parçasıyız.
Sayfa 263Kitabı okudu
Dihidrojen oksidin egemenliği altındaki bir dünyada yaşamaya çalıştığınızı farz edin. Dihidrojen oksit, tadı ya da kokusu olmayan bir bileşimdir. Genellikle zararsız olmakla birlikte, özelliklerinin değişkenliğinden ötürü bazen son derece öldürücü bir hal alabilir. Hangi halde olduğuna bağlı olarak, sizi haşlayabilir ya da dondurabilir. Birtakım organik moleküllerle birleştiğinde, ağaçları yapraksız bırakacak ve heykellerin yüzlerini silecek kadar tehlikeli karbonik asitler oluşturabilir. Aşırı miktarlarda dihidrojen oksit kontrolsüzce serbest kaldığında, insan eliyle yapılmış hiçbir binanın karşı koyamayacağı bir şiddetle hücum eder. Onunla yaşamayı öğrenmiş olanlar için bile, çoğu zaman ölüm saçan bir maddedir. Biz ona su deriz.
Sayfa 235Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.