Çoğunlukla insanın kendisi bile haklı olup olmadığını bilmez, çoğunlukla haklı olduğuna inanır ve yanılır, çoğunlukla buna iki taraf da inanır: Çünkü [GERÇEK DERİNLERDE SAKLIDIR] tartışmanın başında kural olarak herkes doğrunun kendinden yana olduğunu düşünür; tartışma ilerledikçe ikisi de şüphe duymaya başlar; tartışmanın sonunda da doğrunun ortaya koyulması, onaylanması beklenir.
Gerçek Bilgi/İlim ve Malumat Arasındaki Fark
İşin aslı öğrenmek, bilgiyi işleme sokabilmek ve kullanabilmektir. İnsanda bu faaliyetlere dair bir meleke oluşmasıdır. En teorik konularda dahi durum böyledir. Yani örneğin fıkıh usulü ya da bilim felsefesi öğrenmek, kelime ezberlemekten ya da sayfalarca okumaktan ibaret değildir. Bu ilmi, meselelerle karşılaştığında adeta bir "meleke"
Reklam
Herkes yanılır.
Sayfa 147 - Altın KitaplarKitabı okudu
İşin aslı öğrenmek, bilgiyi işleme sokabilmek ve kullanabilmektir. İnsanda bu faaliyete dair bir meleke oluşmasıdır. En teorik konularda dahi durum böyledir. Yani örneğin fıkıh usulü ya da bilim felsefesi öğrenmek, kelime ezberlemekten ya da sayfalarca okumaktan ibaret değildir. Bu ilmi, meselelerle karşılaştığında adeta bir "meleke"
''Gelecek konusunda herkes yanılır. İnsan ancak şimdiki andan emin olabilir. Ama gerçekten doğru mu? İnsan şimdiki zamanı gerçekten tanıyabilir mi? Onu yargılayacak yeteneği var mıdır? Elbette ki hayır. Çünkü, geleceği bilemeyen biri, şimdiki zamanın anlamına nasıl varacaktır?''
Sayfa 99 - Can YayınlarıKitabı okudu
Herkes yanılır. Hayat doğrularla yanlışlardan oluşur. Neyin doğru olduğunu sadece yanlış yaparak öğrenebiliriz. Yanlış yapmak zayıflık ve aptallık sayılmaz, ama yanlış yapmayı sürdürmek böyle sayılır.
Sayfa 60 - EverestKitabı okudu
Reklam
199 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.