"Bu acı çok gerçekçiydi. İlk acım mıydı? Hiç sanmıyorum fakat en kötüsü olduğu kesindi."
Ben, kötü yürekliliğin ve kötülüğün bir sınırı olabileceğini hiç mi hiç sanmıyorum.
Reklam
“O zaman sen izin verdiğin sürece seni hep senden daha fazla sevmek için var gücümle çabalayacağım. Bir insanın bir insanı benim seni sevdiğimden daha çok sevebileceğini hiç sanmıyorum. O yüzden lütfen bir dene. Ama yenilgiye hazırlıklı ol.”
- Hayatında hiç "kalp kırıklığı" diye tabir edilen şeyi düşündün mü? - Sanmıyorum.. - İnsanlar bunu çok kolay söylüyor, hatta bir çoğu bunu bir kağıt parçası üzerine ortasından çatlamış bir kalp resmi çizmek kadar basit görüyor.
"Hiç kimsenin bana yardım edebileceğini sanmıyorum."
Bana öyle geliyor ki kadının kadın olarak, erkeğin de erkek olarak, ayrı ayrı şansları var. Tarihte bir çok büyük, önemli kadın var. Acaba onlara, "Erkek olmak ister misiniz?" diye sorulsaydı, erkek olmak isterler miydi? Hiç sanmıyorum. İster kadın ister erkek olalım, kendi kendimizden memnunsak, şanslıyız demektir.
Reklam
Ben
Üstelik bıçağıyla kendini çok iyi koruyor. Kendisi istemedikçe kimsenin ona yaklaşabileceğini sanmıyorum. Hiç kimseden korkusu yok.
Sabahattin Ali burada çok kalacak mı imiş? Herhalde geldiği vakit görürüm. Aramızda şüphesiz hiçbir kötü şey yok. Aşk bahsindeki düşünceleriyle beni senin elinden alması bahsine gelince hiç de öyle olduğunu sanmı­yorum. Beni hiç kimse senden uzaklaştıramaz.
Onu olduğu gibi gördüğünü hiç sanmıyorum. Sen hep kendi yarattığını gördün.
...senin kendini herhangi bir yerde 'evde' hissedip hissetmeyeceğini merak ediyorum, çünkü ev bir yer değildir, sadece zihinsel bir durumdur. Gerçekten evde olmak kendi içinde evdeymiş gibi rahat hissetmektir. Ve Alfred senin kendi içinde evdeymiş gibi rahat hissettiğini sanmıyorum. Belki hiç hissetmedin. Belki hayatın boyunca evi yanlış bir yerde aradın.
Reklam
Richard 1942 Haziranında, doktorasın almadan ve evlenmeden hemen önce, dikkat çekici düzeyde serinkanlıkla yanıt vermişti: "Gelecekteki yaşamımı geçmişte farklı koşullar altında verdiğim bir sözden dolayı bağlayacak kadar salak değilim.. Arline'la, onu sevdiğim için evlenmek istiyorum, bu da ona bakmak istediğim anlamına gelir. Bütün olan biten bu.... Ama dünyada başka arzularım ve hedeflerim de var. Bunlardan biri de fiziğe olabildiğince katkıda bulunmak. Bu,bence, Arline'a olan sevgimden de daha önemli. Dolayısıyla, evleniyor olmamın yaşamdaki esas işime görebildiğim (tahmin ettiğim) kadarıyla çok az ya da hiç müdahale etmeyecek olması özellikle bir şanstır. Her ikisini de yapabileceğimden hayli eminim. (Evlenecek olmanın verdiği mutluluğun ve karımın cesaretlendirmesi ile yakınlığının girişimlerimde yardımcı olma olasılığı da var, ama geçmişte sevgim fiziğimi pek etkilemedi ve gelecekte de fazla bir katkısı olacağını sanmiyorum.) Hem esas işimi sürdürebileceğime hem de sevdiğim birisine bakmanın lüksünü yaşayabileceğime inandığımdan, yakında evlenmeye niyetliyim."
Arada bir ilişki güzel şey olsa da yalnızlık kadar görkemli bir krallık olduğunu hiç sanmıyorum.
Hiç kimsenin benim duygularımı anlayabileceğini sanmıyorum.
"Yanık saçlarımıza, eski elbiselerimize, adam başına düşen tek temiz eldivenimiz ve aptallık edip giydiğimiz ayağımızı inciten sıkı ayakkabılarımıza ragmen zengin genç hanimefendilerin bizden daha çok eglendiklerini hiç sanmıyorum.”
Sayfa 68
Soul” diye, 2020 yapımı bir animasyon film var, izlemiş miydin? Bir ruhun dünyaya geliş amacını bulmasına dair çok sevimli bir film. Daha doğrusu, bu amacın illa büyük bir şey olması gerekmediğine dair. Bazen kendimden çok fazla şey beklerken buluyorum kendimi. Sen de yapıyorsun bunu biliyorum. Oysa kendin dahil kimsenin senden ne beklediği değil mühim olan. Bence mühim olan ne kadar hissederek yaşadığın, yeryüzündeki bu sınırlı zamanının ne kadar tadını çıkarabildiğin. Hayatımız bir film şeridi gibi gözümüzün önünden geçerken, başarılarımızın peş peşe eklendiği bir slayt gösterisi izleyeceğimizi hiç sanmıyorum. Öldükten sonra kimse bizi işe almayacak sonuçta, yanlış mı düşünüyorum? Hayatımızı, gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini bilmediğimiz idealler peşinde tüketmeyi değil, yaşamayı savunuyorum. Büyük hayallerle çok zaman kaybettik, artık basit şeylerin zamanıdır
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.