“Hayattan ne istediğini bilmeyen boy aynasına bakmayıp kendini mükemmel zanneden… dokunmakla düşünmenin bir farkının olmadığını bilmeyen… sevgisinde cimri, öfkesinde bonkör olan bencil yaratıklarız.. kazandıklarımız kaybettiklerimizin yerini tutsun istiyoruz.. avucumuzu yalıyoruz. Bir şey güzelse bunda bir anormallik arıyoruz, olmasa bile
625 syf.
4/10 puan verdi
·
Read in 52 days
Puanım 2/5 (%44/100) Benim için neredeyse 3 yıldız bir kitap ama genelini düşündüğümde eh işte dediğim için böyle bir puanlama yaptım. Dune garip bir seri. İlk kitap gerçekten ağır ama bitirdiğimde çok iyi olduğunu düşünmüştüm. Sonra 2 3 ve 4. kitap derken serinin gittikçe kötüleştiğini fark ettim. Hepsinde güzel yönler var ama ilk kitaptaki o büyü yok bence. 5. kitap şu ana kadar okuduklarımdan en kötüsüydü. Gerçekten Frank Herbert'e Dune kitabı lazım bir şeyler yaz diye zorla yazdırılmış bir kitap gibi hissettirdi. Başta Duncan falan görüp "bundan bir şeyler çıkabilir" diye düşünürken kendimi sürekli sıkılırken buldum. O yüzden böyle çook uzun sürede bölük pörçük bir şekilde bitirebildim. Sonu da çok aceleye gelmiş gibi hissettirdi (600 küsür sayfa kitap olmasına rağmen). 6. kitap da elimde var, bir ara okurum ama hiç acele edeceğimi sanmıyorum. Bir şeyi tadında bırakmak lazımmış gerçekten. Bence Dune 3 kitap olmalıydı ve filmler gibi Paul Atreides'in hikayesini anlatmalıydı (bunu 3 ve 4. kitapta çok güzel sahneler olmasına rağmen diyorum). 5 ve 6. kitaplar zaten birbirine bağlı gibi olduğu için diğerini de çok seveceğimi sanmıyorum. Dune Sapkınları benden pek geçer not alamadı maalesef.
Dune Sapkınları
Dune SapkınlarıFrank Herbert · İthaki Yayınları · 20211,853 okunma
Reklam
Sırf yalnız olmamak için aptal bir kadınla yaşamaya hazır mıyım? Hiç sanmıyorum.*) Başkaları sayesinde olaylara farklı bir pencereden yaklaşır, bakış açımızı değiştirir, ufkumuzu genişletir, görüşlerimizden kuşku duymaya başlarız; başkaları kimi zaman da bizim için bir örnek oluşturur.
Sayfa 41
"Bunlara dokunma iznimiz olduğunu hiç sanmıyorum," dedi Scarlett. "Ya da belki, içeri girdiğimizde bunları kapatmalarının nedeni, açmamızı istemeleridir," diye karşılık veren Julian, perdeyi iyice çekip açtı."
Dex KitapKitabı okudu
Oha sapık
Ambra, "Akşam yemeği mi?" diyerek gülümsemişti. "İsmimi hile bilmiyorsunuz." Prens olağan bir tavırla, "Ambra Vidal," demişti. "Otuz dokuz yaşındasınız. Universidad de Salamanca'dan sanat tarihi diplomanız var. Bilbao'daki Guggenheim Müzesi'nin yöneticisisi dip Bir süre önce Luis Quiles etrafında dönen sürtüşmelerle ilgil düşüncelerinizi açıkça dile getirdiniz, ki eserleri bence de modern hayatın korkunçluğunu grafiksel yoldan yansıtıyor, ayrıca küçük çocuklara uygun olmayabilir. Ama eserlerinin Banksy'yi anımsattığı konusunda sizinle aynı fikirde olduğumu sanmıyorum. Hiç evlenmediniz. Çocuğunuz yok. Ayrıca siyah giyince enfes görünüyorsunuz."
Sayfa 232 - Ambra-JulianKitabı okuyor
Şikâyet etmeme, üzüntüsünü, sıkıntısını dışa vurmama huyundan hiç vazgeçmedi. Herkesi olduğu gibi kabul etti. Kendisine yönelik sert bir söz, bir tavır O'ndan asla karşılık bulmadı. Ben bazen isyan etsem, "Eğer birinden hoşlanmıyorsan ondan uzak dur, düzeltmeye çalışma, daha çok üzülürsün" der, beni sakinleştirmeye çalışırdı Kimse için kötü bir şey söylemedi, düşündüğünü de sanmıyorum…
Sayfa 47 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
Hiç sanmıyorum..
" Anlaşıldım mı ben? "
Sayfa 119 - Türkiye iş Bankası yayınlarıKitabı okuyor
Sürekli restorasyon videoları izliyorum. 50-100 yıllık el aletleri makineler vb. sorun şu ki 50 yılda demir bile paslanıp çürüyor. Aslında içinde yaşadığımız bu dünya hiçte sandığımız kadar yaşama elverişli değil. Evrim bize olabilecek en iyi adaptasyonu üreme olarak sunuyor. Yoksa bırakın bir canlıyı, cansız materyaller bile 100-200 yılda parçalanıyor. Evlerimiz arabalarımız teknolojik cihazlarımızı 200 yıl sonra görebilecek miyiz, hiç sanmıyorum. Biz ve bizden kalan ne varsa belki 500 yıl sonra olmayacak. Bahçede ki ağaçlar bile. Bunu anlamak ve bundan bir mana çıkarmak çok zor. Öyle işte.
Yazdığım en güzel şiir sendin. Diğerlerini yırttım, attım. Bundan sonra yazabileceğimi de hiç sanmıyorum. İlhamını yitiren adamdan şair olur mu?
Aklımı kullanmaktan ve anlaşılmaya çalışmaktan bıktım. Hiç bir zaman da anlamlı olmayı becerebildiğimi sanmıyorum.
Sayfa 631
Reklam
Hiç Sanmıyorum...
Hiçbir çocuk farklı olmak istemez. Ait olmak isterler, diğer çocukların onayını almak isterler ve çoğu durumda topluma tek başlarına karşı çıkacak kadar zihnen güçlü olmazlar. Büyüdükçe birçoğumuz bu beceriyi kazanırız. Kendini gerçekten sevmenin en iyi his olduğunu öğreniriz, etrafımızdakiler sevmiyor olsa bile. Artık umurumuzda olmadığını anlayıp mutlu oluruz. Üstelik çok iyi bir histir.
Sayfa 357 - RyenKitabı okudu
Sürekli olarak kovulduğun, seni yutmak için sarsılıp yarılan bu dünyada yaşamaktan başka çaren yok. Mars çok uzak! Burası benim evim, diye bağırırsın. Siktir! Burası bir ev değil! Burası hiçbir şey değil! Dünya, insanın kabuğu değil. Burası bizim yuvamız değil. Kim bilir nereden kovulduk? Cennet mi? Hiç sanmıyorum! Hem de hiç!
304 syf.
10/10 puan verdi
Çookk tatlı :’)
Uzun zamandır hatta muhtemelen hiç bu kadar hoşuma giden bu türde bir kitap okuduğumu sanmıyorum. Her şey o kadar tatlı ve samimi ilerliyor ki. Karakterlerin arasındaki ilişki, diyaloglar samimiyetleri,… Her şey olabilecek en ideal ölçüde ayarlanıp bir araya getirilmişti. Kitapta bir sürü film müziği olması ve bunların kitapla o kadar iç içe
Filmlerden Daha Güzel
Filmlerden Daha GüzelLynn Painter · Artemis Yayınları · 20221,028 okunma
Genellikle Sadece duşta şarkı söylüyorum. Bir Koroya katılırdım ama küvetimin bu kadar insanı alacağını hiç sanmıyorum....
Bence mühim olan ne kadar hissederek yaşadığın , yeryüzündeki bu sınırlı zamanının ne kadar tadını çıkarabildiğin. Hayatımız bir film şeridi gibi gözümüzün önünden geçerken, başarılarımızın peş peşe eklendiği bir slayt gösterisi izleyeceğimizi hiç sanmıyorum. Öldükten sonra kimse bizi işe almayacak sonuçta, yanlış mı düşünüyorum? Hayatımızı ,gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini bilmediğimiz idealler peşinde tüketmeyi değil ,yaşamayı savunuyorum. Büyük hayallerle çok zaman kaybettik , artık basit şeylerin zamanıdır.
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.