Nabi-17.yy
Ne himmet kar-gerdür ne taleb ne hüsn-i isti’dad
Seza-yı bezm-i yar olmağa da ademde baht ister
Ne gayret tesir eder, ne istemek, ne de kabiliyetin iyi olması. Yarin meclisine layık olmak için de insanda baht olması gerekir.
Hüsn-ü niyet öyle bir kimyadır ki; şişeleri, elmasa çevirir; toprağı, altun yapar.
Bediüzzaman
Nabi-17.yy
Gayriye 'ilm ü ma'rifetünden senün ne sud
'Alemde hüsn-i hulk kadar ma'rifet m'olur
Senin ilminden ve marifetlerinden başkalarına ne fayda var ki?
Dünyada güzel ahlaktan üstün marifet mi olur?
Hüsn-ü Aşk
O ay, ağlayıp feryâd ederek gezerken, ansızın sarhoş bir bülbül gördü.
O bülbül Aşk'a hitab ederek gam zincirinin halkalarını birbirine ulamadaydı.
Diyordu ki: Bu kal'ada bir hazne var; onu boş sanma, onda bir define var.
Ateşe vur burasını; dumanı, alevi göğe çıksın; sen de o bedava hazneye, o zahmetsiz ele geçen defîneye sâhib ol...
Düştüğüne eyleme teessüf
Mi'râcını çehde buldu Yûsuf
Şeyh Gâlib / Hüsn ü Aşk
Düştüğüne üzülme,
Unutma ki Yusuf A.s. mirâcını kuyuda buldu
Fuzuli-16.yy
Meh durdu mukabil sana buldukça kemal
Gördü ki özünde sence yok hüsn-i cemal
Bu gayete yetti incelip gamdan kim
Za'f beden ile bedr iken oldu hilal
Ay büyüyüp dolunay olunca kendini seninle karşılaştırmaya, boy ölçüşmeye kalkıştı.
Fakat gördü ki kendinde seninki gibi güzellik yok. Bu düşünceyle (kıskançlıkla) öyle kederlendi ki eriyip gitti ve ayın on dördü iken hilal haline geldi.