Hasan Feyzi Yüreğil
Bilhassa, o günlerin çok ağır baskılarına maruz kalan Nur talebelerine şiirleriyle moral ve şevk kaynağı oldu. Hasan Feyzi’nin yazdığı bu manzumeler için, Savlı Abdulkadir Ağabeyden, Üstad’tan naklen şu hatırayı almıştık:
“Ben dua makamında okuyorum, çünkü o manzumeler ilhamla yazılmış, sizler de dua makamında okuyunuz.” buyurmuş Hz. Üstad.
**
Güzel oku! Her zerrede coşkun birer mânâ var,
Derd ehline bu mânâda canlar sunan edâ var.
Vermek için parlaklığı, gamlı gönül evine,
Bir bak hele, her cilâdan üstün olan cilâ var.
Derin, güzel düşünce ile incelersen bunu sen,
Zaiflemiş ruhlar için dağlar gibi gıdâ var.
İlâ âhir…
şiirini coşkuyla okuyan Sungur Ağabey, şöyle demişti:
“Seneler evvel aynı şiiri Üstad yine bana okutmuştu ve: ‘Sungur! Senin kalbinin derinliklerinde olan, Hasan Feyzi’nin gözlerinin önündedir!’ demişti."
**
Üstad’ın Denizli’den ayrılmasından dolayı nasıl gözyaşı döktüğünü gösteriyor. Bu şiiri Üstadımız ayrılırken Hasan Feyzi Ağabey, Üstadımızın arabasından içeri atıyor.”
Çekilip nur-u hidayet yine zindan olacak!
Yine firkat, yine hasret, yine hüsran olacak.
Sayfa 255 - Nesil Yayınları 1.baskı