Platonik idealar dünyasında yaşamıyoruz. Gerçekte İyi ve Kötü birbirine karışmış durumda.
Sayfa 154Kitabı okudu
Platon'a göreyse, idealar dünyasında var olmayan hiçbir şey doğada da var olamaz.
Sayfa 124 - PAN YAYINCILIK, 56. BASIMKitabı okudu
Reklam
Platon ayrıca şunu da savunur: Ruh bizim vücudumuza gelip yerleşmeden önce de var olmuştur. Bir zamanlar idealar dünyasındaydı ruh. Ama bir insan bedeninde yeniden kendine geldiğinde mükemmel ideaları unutmuştur artık. Ve sonra bir şey olur, harika bir süreç başlar. İnsan doğadaki biçimleri algıladıkça ruhta yavaş yavaş zayıf bir hatırlayış gerçekleşir. İnsan bir at görür - ama mükemmel olmayan bir at. Bu ruhun bir zamanlar idealar dünyasında görmüş olduğu mükemmel atı belli belirsiz hatırlaması için yeterlidir. Böylece ruh asıl evini özlemeye başlar tabii. Platon bu özleme eros diyordu. Bu sözcüğün anlamı sevgidir. Yani ruh kendi asıl kökenine yönelik bir tür "aşk dolu özlem" hissetmeye başlar. Artık bedeni ve duyusal olan her şeyi yetersiz ve önemsiz saymaktadır. Sevginin kanatlarında idealar dünyasındaki "yuvasına" uçmak ister. Bedenin zindanından kaçıp kurtulmayı arzular.
Sayfa 103Kitabı okudu
~Önce duyularda var olmayan hiçbir şeyin bilinçte de var olamayacağını vurgulamıştır Aristoteles.Platon da diyebilirdi ki, önce idealar dünyasında var olmayan hiçbir şey doğada da var olamaz.
Sayfa 338
Ruh bizim vücudumuza gelip yerleşmeden önce de, var olmuştur. Bir zamanlar idealar dünyasındaydı ruh. Ama bir insan bedeninde yeniden kendine geldiğinde, mükemmel ideaları unutmuştur artık.Ve sonra bir şey olur, harika bir süreç başlar. İnsan doğadaki biçimleri algıladıkça , ruhta yavaş yavaş zayıf bir hatırlayış gerçekleşir. İnsan bir at görür ama mükemmel olmayan bir at. Bu ruhun bir zamanlar idealar dünyasında görmüş olduğu mükemmel atı belli belirsiz hatırlaması için yeterlidir. Böylece ruh asıl evini özlemeye başlar tabii. Platon bu özleme Eros diyordu. Bu sözcüğün anlamı sevgidir. Yani ruh kendi asıl kökenine yönelik bir tür "aşk dolu özlem" hissetmeye başlar. Artık bedeni ve duyusal olan her şeyi yetersiz ve önemsiz saymaktadır. Sevginin kanatlarında idealar dünyasındaki "yuvasına" uçmak ister. Bedenin zindanından kaçıp kurtulmayı arzular..
246 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Alice Eserine Felsefi Yaklaşım
Alice Harikalar Diyarı eseri, Lewis Caroll'un, düşünür rolünü felsefi sorunsallara indirgeyen önemli bir eseridir. Kitapta inceleme konusu edilen metaforlar, alegoriler bir tür masal dünyasına ya da masal dünyasının ötesinde bir tür absurdizm dünyasına doğru bizi yolculuğa çıkarır. Beyaz tavşanı izleyen Alice'nin ilk adımı,
Aynanın İçinden
Aynanın İçindenLewis Carroll · Can Çocuk Yayınları · 20181,206 okunma
Reklam
Platon etrafımızda, doğada gördüklerimizi idealar dünyasında -ve dolayısıyla insan ruhunda- var olanların yansımasından ibaret sayar.
Être; Akl-ı Evvel, Faal Akıl, Nur-u Muhammedi
Platon böylece iki dünya görüyordu: 1) Duyularla kavradığımız değişen, görünüşlerden ibaret olan, oluş (devenir) dünyası: Buraya işittiğimiz, duyduğumuz, dokunduğumuz, doğan, büyüyen, dağılan ve değişen canlı ve cansız bütün şeyler, bu şeyler ile ilgili insanların duyguları, hayalleri, tasavvurları girer. Biz bu değişen oluş dünyasının içinde yaşıyoruz. Kendimiz de ondan bir parçayız. Orada sabit, tümel hiçbir şey görmüyoruz. 2) Fakat bir de akılla kavradığımız, değişmeyen, asıl öz ve gerçek olan, varlık (Être) dünyası vardır. Bu dünya ötekinin üstündedir. Onu duyularımızdan hiçbirisiyle kavrayamayız. Ona yalnız duyularımızdan sıyrılmak ve akıl gözüne yükselmek suretiyle ulaşabiliriz. Fakat hakiki varlık yalnız bu dünyaya, yani idealar dünyasına aittir. Platon’a göre idealar değişmeyen varlıklardır. Onlar duyular dünyasında gördüğümüz her şeyin ilk örnekleri (arketip) veya önceden var olan örnekleridir (prototip).
Sayfa 193 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
İnsan doğadaki biçimleri algıladıkça ruhta yavaş yavaş zayıf bir hatırlayış gerçekleşir. İnsan bir at görür-ama mükemmel olmayan bir at. Bu ruhun bir zamanlar idealar dünyasında görmüş olduğu mükemmel atı belli belirsiz hatırlaması için yeterlidir. Böylece ruh asıl evini özlemeye başlar tabii. Platon bu özleme eros diyordu. Bu sözcüğün anlamı sevgidir. Yani ruh kendi asıl kökenine yönelik bir tür "aşk dolu özlem" hissetmeye başlar. Artık bedeni ve duyusal olan her şeyi yetersiz ve önemsiz saymaktadır. Sevginin kanatlarında idealar dünyasındaki yuvasına uçmak ister. Bedenin zindanlarından kaçıp kurtulmayı arzular.
200 syf.
·
Not rated
"Her şeyi bilmektense, kendim olmaya çalıştım..."
"Sokrates, M.Ö. 470 yılı civarında Atina’da doğdu. Genellikle “Gnothi Seauton” ilkesini yani “Kendini Bil” felsefesini savunması ile bilinir. Öğrencilerinde Platon ise yazılı eser bırakmayan Sokrates’e, sürekli eserlerinde yer verir. Sokrates’in Savunması kitabında Sokrates’e yapılan suçlamalar, Sokrates’in bu suçlamalara verdiği yanıtlar, bu
Sokrates'in Savunması
Sokrates'in SavunmasıPlaton (Eflatun) · Türkiye İş Bankası Yayınları · 202052.8k okunma
Reklam
331 syf.
·
Not rated
·
Liked
" Nihayetinde bu dünyada mutlak manada sahip olduğumuz hiçbir şey yoktur " Kitabın benim için en ilgi çekici kısmı bu cümleydi. Çoğu satırında düşündüren ve hayattan soyutlayan cümlelerle dolu bu kitapta beni etkileyen yukarıdaki cümle oldu. Platonun dediği gibi gölgeler dünyasında yaşadığımızı varsayarsak evet bu dünya idealar dünyasıdır öyleyse gerçek nedir, varlık nedir? Bu dünyada sahip olduğumuz tüm özellikler gerçekten var mıdır, yitirince mi varolurlar// değerlerini anlarız? Felsefe yapmayalım neyse hocam. Çok etkileyici bir kitap
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103.9k okunma
aristoteles'e göre, platon öğretmeni sokrates'in ahlaki erdemlerin değişmez form öğretisinden etkilenmiştir. örneğin, adalet duyular dünyasında tam ve mükemmel olarak bulunmadığından adaletin ideal varoluşunu temellendirmek için böyle bir duyular-üstü, idealar dünyasını kabul etmeliydi; çünkü adaletin değişmez bir varlığı olduğunu gösterebildiği sürece duyular dünyasında standart bir yargıdan ve adaletten bahsetmek olanaklı olabilirdi.
Duyular dünyasında öncelikle geçerli olan bilgi her şeyin "aktığı", hiçbir şeyin sağlam ve kalıcı olmadığıdır. Duyular dünyasında hiçbir şey varlığa sahip değildir, birçok şey oluşup var olur ve sonra da yitip gider. Diğer kısım idealar dünyasıdır. Aklımızı kullanarak bunun hakkında kesin ve emin bilgiye sahip olabiliriz. Yani idealar dünyası duyular aracılığıyla bilinemez. Buna karşılık idealar (ya da biçimler) ebedî ve değişmezdir.
Sayfa 102Kitabı okudu
160 syf.
·
Not rated
Sevgili Descartes'ın kaleme aldığı bu kitap beni çok heyecanlandırmıştı.. tam olarak hayal ettiğim gibi çıkmadı ama yine de Sezarın hakkı Sezara..  Descartes kitapta o kadar incelikle ve gözlem gücünün doruklarına vararak öyle bir inceleme yazmış ki şaşırmamak ve saygı duymamak elde değil.. tutkuların ya da öfke, sevgi, keder, sevinç vs. gibi duyguların insan bedenindeki yansımalarını, etkilerini tarif ediş şekli tam manasıyla kitabı kendi zamanının başyapıtı yapmaya yeter de artar bile..  Kitap benim için fazla teknikti, bilimseldi, maddiydi.. ben metafizik okumak istiyordum oysa ki.. gerçek manada bilimin tanımlayamadığı, görüşün ötesinde kalan ruhun tutkularını, hezeyanlarını, çırpınışlarını, savaşlarını okuyarak taşıdığım ruhu tanımlamak istiyordum ya da tanımak.. aslında öyle derin bir varoluşa sahibiz ki bu dünyadaki halimiz o derin varoluşun izdüşümü sadece.. Sevgili Platon'un da dediği gibi  idealar dünyasında saklı asıl gerçeklik ve ben küçük dünyam başımı her döndürdüğünde biraz daha iyi anlıyorum Platon'un ne demek istediğini.. Aklım, kalbim, idrakim sınırlandırılmış olsa da yine de sezinleyebiliyorum ruhumun bir yolculuk halinde olduğunu; geldiği ve gideceği bir yer olduğunu.. John locke'un sandığı gibi boş bir levha değil zihnimiz.. Aslında her şey orada ama üstü örtülmüş.. Evet; kalbimiz, aklımız, gözlerimiz, kulaklarımız, bedenlerimiz sınırlandırılmış olabilir ama ruhumuz değil.. O her şeyi biliyor yalnızca ona kulak vermeyi öğrenmemiz gerekiyor.. 
Ruhun Tutkuları
Ruhun Tutkuları
René Descartes
René Descartes
Ruhun Tutkuları
Ruhun TutkularıRené Descartes · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20201,209 okunma
Bu ruhun bir zamanlar idealar dünyasında görmüş olduğu mükemmel atı belli belirsiz hatırlaması için yeterlidir. Böylece ruh asıl evini özlemeye başlar tabii. Platon bu özleme "eros" diyordu. Bu sözcüğün anlamı "sevgidir"...
164 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.