Men 'arefe nefsehu fe-kad 'arefe Rabbehu
(Kendini tanıyan Rabbini tanır. )
Dini bağlarını kaybeden bir nizam-ı alem anlayışı, zamanla ahlaki ilkelerin de kaybedeceğinden yeryüzünde nizamı tesis eden değil yok eden bir tavır kazanır. Böyle bir tavır saadeti değil şekaveti hakim kılar.
Vicdanları terbiye etmeden yalnızca idrakleri eğiten milletler, kültürler kendi mensupları tarafından aşağılanmaya hazır olmalıdır.
İşte insan her bir yön için bir kuvve'ye gereksinim duyar; birinci işlemi gerçekleştiriren kuvve'ye nazariye, ikinci işlemi gerçekleştiren kuvve'ye ise ameliye adı verilir.Nefsin sahip bulunduğu her bir kuvvenin yine birbirini tamamlayan iki kemäli vardır;nazariyeninki ilim/bilgi-idrâk ,ameliyeninki ise amel/eylem-ahlâktır.
İnsan nefsinin iki yönü vardır:Bir yönü Âlem-i kuds'edir ve bu Âlem'den İlk İlkeleri(mebâdî-i aliyye) feyezan yoluyla alır; öteki yönü ise Âlem-i şehadet'edir ve bu yönüyle bedenini belirler ve yönetir.
"her okuyucu kendi yorumuna bakar; ve her bakış,kendi yorumunu yaratır"
"yorum, doğru anlamaktan daha çok, yanlış anlamamak için verilen bir uğraştır"
Son söz
"Bilgi,kendine kayıtsız kalan kişileri ve toplumları affetmez !"
Sayfa 183 - PapersenseKitabı okudu
"Ancak hazır olanlar huzur bulurlar."
Sayfa 159 - PapersenseKitabı okudu
"Fark, fark etmekle başlar; ancak her fark ediş, bir fark edenin bir şeyi fark edişidir."
İnsanlar vardır, tüm dikkatlerini ağaca; insanlar vardır, tüm dikkatlerini ormana verirler. Tek tek ağaçlara takılıp kalanlar ile ormanda kaybolanların kaderi aynıdır: Kendini kaybetmek..
Sayfa 6Kitabı okudu
" "Ne olursan ol yine gel!" cümlesi ancak geldikten sonra gidecek bir yeri olanlar için anlamlıdır."
Sayfa 132 - PapersenseKitabı okudu
"Akıl yoksa vicdan yoksa gönül sahte bir hüzün, yapay bir duygudur."
Sayfa 132 - PapersenseKitabı okudu
"Özü olmayanın sözü,sözü olmayanın hakikati ,hakikati olmayanın siyaseti olmaz.Çünkü siyaset,bir milletin varlık duyuşudur. "
Sayfa 129 - PapersenseKitabı okudu