Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Asıl önemlisi bizler Türkiye tarihini öğrenirken Suriye - Lübnan - Filistin çizgisini ihmal edemeyiz. Buraları tanımıyan, bilmeyen bir gençliğin, bırakınız uzak tarihi, çok yakındaki Türkiye tarihini bile anlayıp kavraması mümkün değildir.
Suriye ve Lübnan
Suriye'de hâlen kullanımda olan sözünü ettiğim bu Osmanlı ondan kalma vagonlara yığılıp Suriye içlerine girmek sadece ka- çakçıların değil, bazı turist öğrencilerin ve gençlerin de ilginç bir sporuydu. Bizim nesilden birçok kişi Avrupa şehirlerinden evvel Suriye ve Lübnan gezileriyle dünyaya açılmıştır. Garip bir etkilenme süreci yaşanırdı; kıtlık içindeki Türkiye gençliği Lübnan'ın görgüsüz tüketiciliğini Avrupa uygarlığı olarak de- ğerlendirir, Suriye'nin gelenekselliğini gericilik olarak görür, bazıları da Baas Partisi'nin meydanlardaki afişlerini veya sokak tiyatrosu misali gösterilerini ilericilik ve sosyalizm zannederdi.
Reklam
Aslında Ortadoğu’nun her köşesi çatışma tehlikesiyle yüklü.
Ortadoğu
Üretimin artmadığı yerde her şey boş slogan olarak kalmaya mahkûmdur.
Şam, İslam dünyası için Mekke, Medine ve Kudüs’ten sonra gelen önemli bir şehirdir yani Şam-ı Şerif’tir.
İstanbul’u 1957 den beri görgüsüz idareciler mahvetti.
Reklam
Öğretmenin kaderi öğrencisinin kapasitesiyle sınırlıdır.
Geçtiğimiz şehirleri bilen, yeme içmeden anlayan, coğrafyayı, ağaçları ve bitkileri taşıyan her insan memleketinin en iyi temsilcisidir.
Bu asrın milliyetçilikleri romantizm üzerinde değil ; borsa değerleri orta sınıfın refah göstergeleri ve sosyal güvenlik etrafında dönüyor.
Demir-çelik, sanayi, mühendislik dallarında patlama yapan Türkiye’nin diplomalılarının tarih coğrafya ve edebiyat dalındaki yavanlığı, maddi zenginliklerimizin geleceği içinde bir tehlikedir. Zira kimliğini inşa edemeyen aydının toplumunu da nerelere götüreceği belli değildir.
Reklam
Toplantıdaki tarihçilerden biri : Her cemaatin birbirinden nefret ettiği bir bu dünyada Osmanlı yönetimini özlememek mümkün değil diyor.
Hiç değilse son iki bin yılın tarih ve coğrafyası tanınırsa Ortadoğu sevilir; bilinmezse herkes herkesten nefret eder ve asayişi sağlayacak bir yabancı kuvvet beklenir
Petra’nın kayalara oyulan anıtsal mezarları kadar, o derbende yani kanyona oyulan kanalizasyon sistemi de oldukça çarpıcı. Çölün ani sağanak yağmurlarının yaratacağı su baskınları için örülmüş bentler bugün onarılarak kullanılıyor.
Dünyanın hiçbir köşesi insanı her an iki bin yıl geriye götürüp sonra tekrar zamanımıza getiren böyle bir zihinsel mekanizma oluşturamaz. Hiç değilse son iki bin yılın tarihi ve coğrafyası tanınırsa Ortadoğu sevilir; bilinmezse herkes herkesten nefret eder ve asayişi sağlayacak bir yabancı kuvvet beklenir. Ne yazık ki insanların çoğu söz konusu iki bin yılı ne merak ediyor ne de bilebiliyor.
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.