1.Zihnini duygudan ayır. Benim "bilişsel mesafe koyma" dediğim bu şeyi, bizi üzen olaylar, duygular değil, onların hakkındaki yargılarımız olduğunu kendine hatırlatarak, gerçekleştir.
2. Acıdan korkmanın acının kendisinden daha çok zarar verdiğini hatırla ya da acıdan korkmanın karşısında acıyı kabul etmenin sonuçlarını tartmak için
Anne, saygılı sordu:
-Geciktik mi acaba? Çocukların çoğu gelmiş.
Hademe kadın ilgisiz,
-Parasız yatılı intihanlarının çocukları hep erken gelir.Hiç gecikmezler.
“Rüyamızda, birbiriyle ilgisiz gibi görünen ayrıntıları bilincimiz önden gürültülü bir lokomotif gibi çekip bir yere, örneğin bir anlama mı götürür? Yoksa o ayrıntılar bilincimizin balonuna batan iğneler midir?”
Hayatın en ilgisiz görüntülerinde bile, düşünceyle yüklü olan gözümüz, tıpkı klasik bir trajedi gibi, olaya katkısı olmayan bütün görüntüleri eler ve sadece hedefi anlaşılır kılabilecek olan görüntüleri tutar.
Hepimiz sıradan insanlardık. Elbette ülke sorunlarına karşı ilgisiz değildik, sadece olanları anlamıyorduk. Yoldaş Başkan'ı, onun üstlerini dinlediği gibi dinlerdik. Baştakilerin buyurduğu şekilde düşünür, her şeyi onların buyurduğu şekilde yapardık.
Kitleyi siyasileştirmenin esası, onu örgütlemektir. En basit ve ilgisiz alanda örgütlenmeye gitmek yarının büyük siyasi odaklarını doğurabilir. Balata Mülteci Kampı'ndaki futbol sahasından El Fetih'e fedai kazandırmak gibi.