Dilbilimin batıda çıkması, eserin batı kaynaklı olması ve tercüme olması sebebiyle türkçe semantiğinden bahsetmiyor. Ayrıca belli konu başlıklarından oluşuyor oluşu da semantiği öğretme gayesiyle değil de, belli sorunlara dair yazarın konu anlatımı ve soru-cevap şeklinde ilerliyor. Yine de! semantiği ülkemize taşımak için okunup, incelenmesi ve türkçeye uyarlanması gereken eserler arasında olduğunu düşünüyorum. Çünkü dil, dil olması hasebiyle evrenseldir. Kitap dil felsefesi değilde dilbilim eseri olduğundan bizde de elbette karşılığı vardır. Sadece bu kitabın satır aralarında yatan düşünceleri türkçeye kazandıracak fikir babasına ihtiyaç duymaktadır. :) İyi okumalar