Ne dilediğine dikkat et, çünkü dileğin gerçekleşebilir.
Sorumluluk almak zordur dilek dilemekten, dileğin gerçekleşmesi için edilen dua, harcanan emek kadar dilek gerçekleştikten sonra içine girilen durum sınar insanı.
Ölümle Yaşam Arasında, filminde;
“Hayaller, gerçek dışı olmak zorundadır. Çünkü o dakika o saniye aradığınızı bulduğunuzda onu artık istemeyeceksiniz. Çıkışa doğru yaklaşırken arzuların nesnesi daima eksik olmalıdır. İstediğiniz şey o değildir, bunun hayalidir. İşte Pascal’ın “Sadece gerçekten mutlu olduğumuz anlar hayal kurduğumuz anlardır.” Derken, kastettiği bu.
Neden av öldürmekten daha güzeldir diyoruz ya da ne dilediğine dikkat et dileğiniz gerçekleşeceğinden değil, çünkü artık onu istememeye mahkûmsunuzdur.
Yani Lucas’ın anlatmak istediği isteklerinle birlikte yaşamakla asla mutlu olunmaz. Tam bir insan olmanın anlamı idealler ve fikirler için çabalamaktır. Hayatınızda istediklerinizden hangisini elde ettiğinizi ölçmek değil ama dürüst, şefkatli, mantıklı hatta kendinden ödün verdiğiniz anlardır onlar. Çünkü sonunda kendi yaşantımızın anlamını ölçmenin tek yolu, diğer yaşantılarla karşılaştırmaktır.”
Ve en güzelini Simyacı tamamlıyor…
"Peki Mekke'ye şimdi neden gitmiyorsunuz?"
"Beni hayatta tutan Mekke'dir. Hepsi birbirine benzeyen günlere, raflara dizilmiş şu vazolara, iğrenç bir aşevinde öğle-akşam yemek yemeye katlanacak gücü veriyor bana. Düşümü gerçekleştirmekten korkuyorum, çünkü o zaman yaşamak için bir sebebim olmayacak.”
Okuyan herkese selam olsun, yeniden merhaba.